YASANIN
TEKRARI
BÖLÜM 1
1 Şeria Irmağı'nın doğu yakasındaki
çölde, Suf'un karşısında Arava'da, Paran ile Tofel, Lavan, Haserot, Di-Zahav
arasında Musa İsrailliler'e şunları anlattı.
2 Horev'den Seir Dağı yoluyla
Kadeş-Barnea'ya gitmek on bir gün sürer.
3 Mısır'dan çıktıktan sonra kırkıncı
yılın on birinci ayının birinci günü, Musa RAB'bin, kendisi aracılığıyla
İsrailliler'e neler buyurduğunu anlattı.
4 Bu olay Musa Heşbon'da yaşayan
Amorlular'ın Kralı Sihon'u, Aştarot'ta ve Edrei'de yaşayan Başan Kralı Og'u
bozguna uğrattıktan sonra oldu.
5 Musa Şeria Irmağı'nın doğu yakasındaki
Moav topraklarında bu yasayı şöyle açıklamaya başladı:
6 "Tanrımız RAB Horev'de bize,
<Bu dağda yeteri kadar kaldınız> dedi,
7 <Haydi kalkın, Arava'da, dağlık
bölgede, Şefela'da, Negev'de ve Akdeniz kıyısında yaşayan bütün komşu halklara,
Amorlular'ın dağlık bölgesine, büyük Fırat Irmağı'na kadar uzanan Kenanlılar
ülkesine ve Lübnan'a gidin.
8 Bu toprakları size verdim. Gidin,
atalarınıza, İbrahim'e, İshak'a, Yakup'a ve soylarına ant içerek söz verdiğim
toprakları mülk edinin.> "
9 "O sırada size, <Tek başıma
yükünüzü taşıyamam> dedim,
10 <Tanrınız RAB sizi çoğalttı. Bugün
göklerdeki yıldızlar kadar çoğaldınız.
11 Atalarınızın Tanrısı RAB sizi bin kat
daha çoğaltsın ve söz verdiği gibi kutsasın!
12 Sorunlarınıza, yükünüze, davalarınıza ben
tek başıma nasıl katlanabilirim?
13 Kendinize her oymaktan bilge, anlayışlı,
deneyimli adamlar seçin. Onları size önder atayacağım.>
14 "Siz de bunun iyi olduğunu
onayladınız.
15 Böylece oymaklarınızın bilge ve deneyimli
kişiler olan ileri gelenlerini size önder atadım. Onlara biner, yüzer, ellişer,
onar kişilik toplulukların sorumluluğunu verdim. Oymaklarınız için de
yöneticiler görevlendirdim.
16 Ayrıca yargıçlarınıza, <Kardeşleriniz
arasındaki sorunları dinleyin> dedim, <Bir adamla İsrailli kardeşi ya da
bir yabancı arasındaki davalarda adaletle karar verin.
17 Yargılarken kimseyi kayırmayın; küçüğe
de, büyüğe de aynı gözle bakın. Hiç kimseden korkmayın. Yargı Tanrı'ya özgüdür.
Çözemeyeceğiniz bir sorun olursa bana getirin, ben gerekeni yaparım.>
18 O sırada yapmanız gereken her şeyi size
buyurmuştum."
19 "Sonra Tanrımız RAB'bin bize
buyurduğu gibi Horev'den ayrıldık, Amorlular'ın dağlık bölgesine giden yoldan
geçerek gördüğünüz o geniş ve korkunç çölü aşıp Kadeş-Barnea'ya vardık.
20 Size, <Tanrımız RAB'bin bize vereceği
Amorlular'ın dağlık bölgesine vardınız> dedim,
21 <İşte, Tanrınız RAB size ülkeyi verdi.
Haydi, atalarınızın Tanrısı RAB'bin size söylediği gibi, gidip orayı mülk
edinin. Korkmayın, yılmayın.>
22 "O zaman hepiniz bana gelip,
<Ülkeyi araştırmak için önümüzden adamlar gönderelim> dediniz, <Hangi
yoldan gideceğiz, hangi kentlere uğrayacağız? Bilgi versinler.>
23 "Bu düşünceyi benimsedim. Her
oymaktan birer kişi olmak üzere aranızdan on iki kişi seçtim.
24 Bunlar dağlık bölgeye çıkarak Eşkol
Vadisi'ne varıp ülkeyi araştırdılar.
25 Dönüşte orada yetişen meyvelerden
getirdiler ve, <Tanrımız RAB'bin bize vereceği ülke verimlidir> diye
haber verdiler.
26 "Ne var ki, siz oraya gitmek
istemediniz. Tanrınız RAB'bin buyruğuna karşı geldiniz.
27 Çadırlarınızda söylenerek, <RAB bizden
nefret ediyor> dediniz, <Bizi Amorlular'ın eline verip yok etmek için
Mısır'dan çıkardı.
28 Oraya niye gidelim? Kardeşlerimiz yöre
halkının bizden daha güçlü, daha uzun boylu olduğunu söyleyerek cesaretimizi
kırdılar. Kentler büyükmüş, göğe dek yükselen surlarla çevriliymiş. Orada
Anaklılar'ı da görmüşler.>
29 "Oysa ben size, <Onlardan
korkmayın, yılmayın> dedim,
30-31 <Önünüzden giden Tanrınız RAB sizin için
savaşacak. Gözünüzün önünde Mısır'da ve çölde sizler için yaptıklarının
aynısını yapacak. Tanrınız RAB'bin buraya varıncaya dek, çocuğunu taşıyan bir
adam gibi sizi nasıl yol boyunca taşıdığını gördünüz.>
32 Bütün bunlara karşın Tanrınız RAB'be
güvenmediniz.
33 O RAB ki, çadırlarınızı kurmanız için
size yer aramak, gideceğiniz yolu göstermek için geceleyin ateşte, gündüzün
bulutta önünüzsıra gitti."
34 "RAB yakınmalarınızı duyunca
öfkelendi ve şöyle ant içti:
35-36 <Atalarınıza ant içerek söz verdiğim o
verimli ülkeyi, bu kötü kuşaktan Yefunne oğlu Kalev dışında hiç kimse
görmeyecek. Yalnız o görecek, ayak bastığı toprakları ona ve soyuna vereceğim.
Çünkü o bütün yüreğiyle RAB'bin yolunda yürüdü.>
37 "Sizin yüzünüzden RAB bana da
öfkelenerek, <Sen de o ülkeye girmeyeceksin> dedi,
38 <Ama yardımcın Nun oğlu Yeşu oraya
girecek. Onu yüreklendir. İsrailliler'in ülkeyi mülk edinmesini o sağlayacak.
39 Tutsak olacak dediğiniz küçükleriniz,
bugün iyiyle kötüyü ayırt edemeyen çocuklarınız oraya girecekler. Ülkeyi onlara
vereceğim, orayı onlar mülk edinecekler.
40 Ama siz geri dönün, Kızıldeniz yolundan
çöle gidin.> "
41 "Bunun üzerine bana, <RAB'be
karşı günah işledik> dediniz, <Tanrımız RAB'bin buyruğu uyarınca gidip
savaşacağız.> Sonra dağlık bölgede savaşmanın kolay olacağını düşünerek her
biriniz silahınızı kuşandınız.
42 "Ama RAB bana şöyle dedi: <Söyle
onlara, savaşa gitmesinler. Çünkü sizinle olmayacağım. Düşmanlarınızın önünde
yenilgiye uğrayacaksınız.>
43 "Sizi uyardım, ama dinlemediniz.
RAB'bin buyruğuna karşı geldiniz. Kendinize güvenerek dağlık bölgeye çıktınız.
44 Dağlık bölgede yaşayan Amorlular size
karşı çıktılar. Arılar gibi sizi kovaladılar. Seir'den Horma Kenti'ne dek sizi
bozguna uğrattılar.
45 Geri döndünüz ve RAB'bin önünde
ağladınız. Ama RAB ne ağlayışınızı duydu, ne de size kulak astı.
46 Uzun süre Kadeş'te kaldınız."
BÖLÜM 2
1 "Sonunda geri dönüp RAB'bin bana
buyurduğu gibi Kızıldeniz yolundan çöle gittik. Uzun süre Seir dağlık
bölgesinde dolanıp durduk.
2-3 "RAB bana, <Bu dağlık bölgenin
çevresinde yeterince dolaştınız> dedi, <Şimdi kuzeye gidin.>
4 Sonra halka şu buyrukları vermemi
söyledi: <Seir'de yaşayan kardeşlerinizin, Esavoğulları'nın ülkesinden
geçeceksiniz. Sizden korkacaklar. Çok dikkatli davranın.
5 Onları savaşa kışkırtmayın. Size
onların ülkesinden hiçbir toprak parçası, ayağınızı basacak bir yer bile
vermeyeceğim. Çünkü Seir dağlık bölgesini mülk olarak Esav'a verdim.
6 Yiyeceklerinizi, içeceklerinizi
onlardan para karşılığında alacaksınız.>
7 "Tanrınız RAB el attığınız her
işte sizi kutsadı. Bu geniş çölde dolanıp durduğunuz sürece sizi korudu.
Tanrınız RAB geçirdiğiniz bu kırk yıl boyunca sizlerleydi ve hiçbir eksiğiniz
olmadı.
8 "Böylece Seir'de yaşayan
kardeşlerimizin, Esavoğulları'nın yanından geçtik. Eylat ve Esyon-Gever'den
Arava'ya giden yoldan saparak yolculuğumuzu Moav Çölü yolundan sürdürdük.
9 "RAB bana, <Moavlılar'a düşman
gözüyle bakma, onları savaşa kışkırtma> dedi, <Onların ülkesinden hiçbir
toprak parçasını sana mülk olarak vermeyeceğim. Çünkü Ar Kenti'ni Lut soyuna
verdim.> "
10 -Daha önce orada Anaklılar kadar uzun
boylu, güçlü ve kalabalık olan Emliler yaşıyordu.
11 Emliler Anaklılar gibi Refalılar'dan
sayılırdı. Ama Moavlılar onlara Emliler adını takmıştı.
12 Daha önce Seir'de Horlular yaşardı.
Esavoğulları orayı onların elinden aldı. İsrailliler'in RAB'bin mülk edinmek
için kendilerine verdiği ülkede yaptıkları gibi, Esavoğulları da Horlular'ı yok
edip yerlerine yerleştiler.-
13 "RAB, <Haydi kalkın, Zeret
Vadisi'nden geçin> dedi. Biz de Zeret Vadisi'nden geçtik.
14 Kadeş-Barnea'dan yola çıkıp Zeret
Vadisi'nden geçinceye dek otuz sekiz yıl yol aldık. RAB'bin içtiği ant
uyarınca, İsrail halkından o kuşağın bütün savaşçıları yok olmuştu.
15 RAB, ordugahtaki bütün savaşçıları
ortadan kaldırıncaya dek onları cezalandırmıştı.
16 "Topluluktaki bütün savaşçılar
öldükten sonra,
17 RAB bana şöyle dedi:
18 <Bugün Moav topraklarından ve Ar
Kenti'nden geçeceksin.
19 Ammonlular'a yaklaştığında onlara düşman
gözüyle bakma, onları savaşa kışkırtma. Çünkü mülk edinmen için Ammonlular'ın
ülkesinden sana hiçbir toprak parçası vermeyeceğim. O ülkeyi mülk olarak Lut
soyuna verdim.> "
20 -Bu bölge Refalılar ülkesi diye bilinir.
Refalılar önceden orada yaşıyordu. Ammonlular onlara Zamzumlular adını
takmıştı.
21 Zamzumlular Anaklılar kadar uzun boylu,
güçlü ve kalabalıktılar. Ama RAB onları Ammonlular'ın önünde yok etti.
Ammonlular Zamzumlular'ın topraklarını alıp yerlerine yerleştiler.
22 RAB Seir'de yaşayan Esavoğulları için de
aynısını yapmış, Horlular'ı onların önünde yok etmişti. Esavoğulları
Horlular'ın topraklarını almış, yerlerine yerleşmişlerdi. Bugün de orada
yaşıyorlar.
23 Gazze'ye kadar uzanan köylerde yaşayan
Avvalılar'ı da Kaftor'dan gelen Kaftorlular yok edip yerlerine yerleştiler.-
24 "<Haydi kalkın! Arnon Vadisi'nden
geçin! İşte Heşbon Kralı Amorlu Sihon'u ve ülkesini elinize teslim ettim. Ona
saldırın ve ülkesini mülk edinmeye başlayın.
25 Bugünden başlayarak göğün altındaki
uluslara korkunuzu, dehşetinizi salacağım. Haberinizi duyunca korkuyla
titreyecekleri "
26 "Bundan sonra Kedemot Çölü'nden Heşbon
Kralı Sihon'a barış önerileriyle ulaklar gönderdim. Öneriler şöyleydi:
27 <İzin ver, ülkenden geçelim. Dosdoğru
ana yoldan, sağa sola sapmadan geçeceğiz.
28-29 Yiyeceğimizi, içeceğimizi para karşılığında
bize vereceksin. Yeter ki ülkenden geçelim. Seir'de yaşayan Esavoğulları ile Ar
Kenti'nde yaşayan Moavlılar sınırlarından geçmemize izin verdiler. Şeria
Irmağı'ndan geçip Tanrımız RAB'bin bize vereceği ülkeye gitmemize sen de izin
ver.>
30 Ne var ki, Heşbon Kralı Sihon ülkesinden
geçmemize izin vermek istemedi. Tanrınız RAB, şimdi olduğu gibi, Sihon'u
elinize teslim etmek için yüreğini duygusuzlaştırıp onu inatçı yaptı.
31 "RAB bana, <İşte Sihon'u ve
ülkesini senin eline teslim etmeye başladım. Haydi, ülkeyi ele geçir ve mülk
edinmeye başla> dedi.
32 Sihon bizimle savaşmak için Yahesa'da
bütün halkıyla karşımıza çıktı.
33 Tanrımız RAB onu elimize teslim etti.
Onu, oğullarını ve bütün halkını yok ettik.
34 Bütün kentlerini ele geçirdik, hepsini
yok ettik. Kadın, erkek, çocuk, kimseyi sağ bırakmadık.
35 Hayvanlara ve ele geçirdiğimiz
kentlerdeki mallara ise el koyduk.
36 Arnon Vadisi kıyısında Aroer'den ve
vadideki kentten Gilat'a dek, ele geçirmediğimiz hiçbir kent kalmadı. Tanrımız
RAB hepsini elimize teslim etti.
37 Ama Tanrımız RAB'bin buyruğu uyarınca,
Ammonlular'ın ülkesine -Yabbuk Irmağı kıyılarına, dağlık bölgedeki kentlere-
yaklaşmadınız."
BÖLÜM 3
1 "Bundan sonra dönüp Başan'a doğru
ilerledik. Başan Kralı Og'la ordusu bizimle savaşmak için Edrei'de karşımıza
çıktı.
2 RAB bana, <Ondan korkma!> dedi,
<Çünkü onu da ordusuyla ülkesini de senin eline teslim ettim. Amorlular'ın
Heşbon'da yaşayan Kralı Sihon'a yaptığının aynısını ona da yapacaksın.>
3 "Böylece Tanrımız RAB, Başan Kralı
Og'u ve halkını da elimize teslim etti. Hiçbirini sağ bırakmadan hepsini yok
ettik.
4 Bütün kentlerini ele geçirdik. Ele
geçirmediğimiz tek kent kalmadı. Hepsi altmış kentti: Başan'da Og'un ülkesi
olan bütün Argov bölgesi.
5 Bütün bu kentler yüksek surlarla,
kapılarla, sürgülerle sağlamlaştırılmıştı. Bunlardan başka surla çevrilmemiş
birçok köy de vardı.
6 Heşbon Kralı Sihon'a yaptığımız gibi
hepsini yok ettik. Her kenti, kadın, erkek ve çocuklarla birlikte, tümüyle yok
ettik.
7 Hayvanlara ve kentlerdeki mallara ise
el koyduk.
8 "Arnon Vadisi'nden Hermon Dağı'na
kadar Şeria Irmağı'nın doğu yakasındaki toprakları iki Amorlu kralın elinden
aldık.
9 -Saydalılar Hermon'a Siryon,
Amorlular'sa Senir derler.-
10 Ovadaki bütün kentleri, bütün Gilat'ı,
Og'un ülkesine ait kentler olan Salka ve Edrei'ye uzanan bütün Başan'ı ele geçirdik."
11 -Refalılar'dan yalnız Başan Kralı Og sağ
kalmıştı. Og'un Ammonlular'ın Rabba Kenti'ndeki yatağı demirdendi. O gün
kullanılan arşın ölçüsüne göre uzunluğu dokuz, eni dört arşındı.-
12 "O sırada ele geçirdiğimiz
topraklardan Arnon Vadisi yakınındaki Aroer Kenti'nin kuzeyini, Gilat dağlık
bölgesinin yarısıyla oradaki kentleri Ruben ve Gad oymaklarına verdim.
13 Gilat'ın geri kalan bölümünü ve Og'un
ülkesi Başan'ı Manaşşe oymağının yarısına verdim. Başan'daki Argov bölgesi
Refalılar ülkesi diye bilinirdi.
14 Manaşşe soyundan Yair, Geşur ile Maaka
sınırına dek uzanan bütün Argov bölgesini aldı. Başan denilen bölgeye kendi
adını verdi. Orası bugün de Havvot- Yair [Anlamı:
“Yair’in Obaları”] diye anılıyor.
15 Makir'e Gilat'ı verdim.
16 Gilat'la Arnon Vadisi arasında kalan
toprakları Ruben ve Gad oymaklarına verdim. Vadinin ortası onların sınırıydı;
Ammonlular'la sınırları ise Yabbuk Irmağı'ydı.
17 Arava'da da sınır Şeria Irmağı'ydı;
Kinneret'ten Arava -Lut- Gölü'ne, doğuda Pisga yamaçlarının aşağısına kadar
uzanıyordu. [* anlamına gelir.]
18 "O zaman size şöyle buyruk verdim:
<Tanrınız RAB mülk edinmek için bu ülkeyi size verdi. Bütün savaşçılarınız
silahlı olarak İsrailli kardeşlerinizin önüsıra gitsin. 19-20 Ancak RAB sizi
rahata erdirdiği gibi onları da rahata erdirene ve onlar Tanrınız RAB'bin Şeria
Irmağı'nın karşı yakasında kendilerine vereceği toprakları ele geçirene kadar,
kadınlarınız, çocuklarınız ve hayvanlarınız -biliyorum, birçok hayvanınız var-
size verdiğim kentlerde kalsın. Ondan sonra, her biriniz size verdiğim toprağa
dönebilir.> "
21 "O zaman Yeşu'ya, <Tanrın RAB'bin
bu iki krala neler yaptığını gözlerinle gördün> dedim, <RAB gideceğin
bütün ülkelere aynısını yapacak.
22 Onlardan korkmayın! Tanrınız RAB sizin
için savaşacak.>
23 "Sonra RAB'be yalvardım:
24 <Ey Egemen RAB, büyüklüğünü ve güçlü
elini bana göstermeye başladın. Gökte ve yerde senin yaptığın yüce işleri
yapabilecek başka bir tanrı yok!
25 İzin ver de Şeria Irmağı'ndan geçip karşı
yakadaki o verimli ülkeyi, o güzel dağlık bölgeyi ve Lübnan'ı göreyim.>
26 "Ama RAB sizin yüzünüzden bana
öfkelendi, yalvarışıma kulak asmadı. Bana, <Yeter artık!> dedi, <Bir
daha bu konudan söz etme bana.
27 Pisga Dağı'na çık. Batıya, kuzeye,
güneye, doğuya bak. Gözlerinle gör. Çünkü Şeria Irmağı'ndan geçmeyeceksin.
28 Yeşu'ya görev ver. Onu güçlendir ve
yüreklendir. Çünkü bu halk Şeria Irmağı'ndan onun önderliğinde geçecek.
Göreceğin toprakları halka o miras olarak verecek.>
29 Böylece Beytpeor'un karşısındaki vadide
kaldık."
BÖLÜM 4
1 "Şimdi, ey İsrail, size öğrettiğim
kurallara, ilkelere kulak verin. Yaşamak, ülkeye girmek ve atalarınızın Tanrısı
RAB'bin size vereceği toprakları mülk edinmek için bunlara uyun.
2 Size verdiğim buyruklara hiçbir şey
eklemeyin, hiçbir şey çıkarmayın. Ama size bildirdiğim Tanrınız RAB'bin
buyruklarına uyun.
3 "RAB'bin Baal-Peor'da neler
yaptığını kendi gözlerinizle gördünüz. Tanrınız RAB, Baal-Peor'a tapan herkesi
aranızdan yok etti.
4 RAB'be bağlı kalan sizler ise hâlâ
yaşamaktasınız.
5 "İşte, Tanrım RAB'bin buyruğu
uyarınca size kurallar, ilkeler verdim. Öyle ki, mülk edinmek için gideceğiniz
ülkede bunlara uyasınız.
6 Onlara sımsıkı bağlanın. Çünkü ne denli
bilge ve anlayışlı olduğunuzu uluslara bunlar gösterecek. Bu kuralları duyunca,
uluslar, <Bu büyük ulus gerçekten bilge ve anlayışlı bir halk!> diyecek.
7 Tanrımız RAB her çağırdığımızda bize
yakın olur. Tanrısı kendisine böylesine yakın olan başka bir büyük ulus var mı?
8 Bugün size verdiğim bu yasa gibi adil
kuralları, ilkeleri olan başka bir büyük ulus var mı?
9 "Ancak gördüklerinizi unutmamaya,
yaşamınız boyunca aklınızdan çıkarmamaya dikkat edin ve uyanık olun. Bunları
çocuklarınıza, torunlarınıza anlatın.
10 Horev'de Tanrınız RAB'bin önünde
durduğunuz günü anımsayın. RAB bana şöyle dedi: <Sözlerimi dinlemesi için
halkı topla. Öyle ki, yaşamları boyunca benden korkmayı öğrensinler,
çocuklarına da öğretsinler.>
11 "Yaklaşıp dağın eteğinde durdunuz.
Dağ göklere dek yükselen alevle tutuşmuştu. Kara bulutlar ve koyu bir karanlık
vardı.
12 RAB size ateşin içinden seslendi. Siz
konuşulanı duydunuz, ama konuşanı görmediniz. Yalnız bir ses duydunuz.
13 RAB uymanızı buyurduğu antlaşmayı, yani
On Buyruk'u size açıkladı. Onları iki taş levha üstüne yazdı.
14 Mülk edinmek için gideceğiniz ülkede
uymanız gereken kuralları, ilkeleri size öğretmemi buyurdu."
15 "RAB Horev'de ateşin içinden size
seslendiği gün hiçbir suret görmediniz. Bu nedenle kendinize çok dikkat edin.
16-18 Öyle ki, kendiniz için erkek ya da kadın,
yerde yaşayan hayvan ya da gökte uçan kuş, küçük kara hayvanı ya da aşağıda
suda yaşayan balık suretinde, heykel biçiminde put yaparak yoldan sapmayasınız.
19 Gözlerinizi göklere kaldırıp güneşi, ayı,
yıldızları -gök cisimlerini- görünce sakın aldanmayın; eğilip onlara tapmayın.
Tanrınız RAB bunları göğün altındaki halklara pay olarak vermiştir.
20 Size gelince, RAB, bugün olduğu gibi
kendi halkı olmanız için, sizi alıp demir eritme ocağından, Mısır'dan çıkardı.
21 "RAB sizin yüzünüzden bana
öfkelendi. Şeria Irmağı'nın karşı yakasına geçmemem ve Tanrınız RAB'bin size
mülk olarak vereceği o verimli ülkeye girmemem için ant içti.
22 Ben bu toprakta öleceğim. Şeria
Irmağı'ndan geçmeyeceğim. Ama siz karşıya geçecek ve o verimli ülkeyi mülk
edineceksiniz.
23 Tanrınız RAB'bin sizinle yaptığı
antlaşmayı unutmamaya, kendinize Tanrınız RAB'bin yasakladığı herhangi bir
şeyin suretinde put yapmamaya dikkat edin.
24 Çünkü Tanrınız RAB yakıp yok eden bir
ateştir; kıskanç bir Tanrı'dır.
25 "Ülkede uzun zaman oturduktan, çocuk
ve torun sahibi olduktan sonra yoldan sapar, kendinize herhangi bir şeyin
suretinde put yapar, Tanrınız RAB'bin gözünde kötü olanı yaparak onu
öfkelendirirseniz,
26 bugün size karşı yeri göğü tanık
gösteririm ki, mülk edinmek için Şeria Irmağı'ndan geçip gideceğiniz ülkede
kesinlikle ve çabucak öleceksiniz. Orada uzun süre yaşamayacak, büsbütün yok
olacaksınız.
27 RAB sizi başka halkların arasına
dağıtacak. RAB'bin sizi süreceği ulusların arasında sayıca az olacaksınız.
28 Orada görmeyen, duymayan, yemeyen, koku
almayan, insan eliyle yapılmış, ağaçtan, taştan tanrılara tapacaksınız.
29 Ama Tanrınız RAB'bi arayacaksınız. Bütün
yüreğinizle, bütün canınızla ararsanız, O'nu bulacaksınız.
30 Sıkıntıya düştüğünüzde ve bütün bu
olaylar başınıza geldiğinde, sonunda Tanrınız RAB'be dönecek, O'nun sözüne
kulak vereceksiniz.
31 Çünkü Tanrınız RAB acıyan bir Tanrı'dır.
Sizi bırakmaz, yok etmez ve atalarınıza ant içerek yaptığı antlaşmayı unutmaz.
32 "Siz doğmadan önceki geçmiş günleri,
Tanrı'nın yeryüzünde insanı yarattığı günden bu yana geçen zamanı soruşturun.
Göklerin bir ucundan öbür ucuna sorun. Bu kadar önemli bir olay hiç oldu mu, ya
da buna benzer bir olay duyuldu mu?
33 Ateşin içinden seslenen Tanrı'nın sesini
sizin gibi duyup da sağ kalan başka bir ulus var mı?
34 Hiçbir tanrı Tanrınız RAB'bin Mısır'da
gözlerinizin önünde sizin için yaptığı gibi denemelerle, belirtilerle, şaşılası
işlerle, savaşla, güçlü ve kudretli elle, büyük ve ürkütücü olaylarla gidip
başka bir ulustan kendine bir ulus almaya kalkıştı mı?
35 "Bu olaylar RAB'bin Tanrı olduğunu
ve O'ndan başkası olmadığını bilesiniz diye size gösterildi.
36 O sizi yola getirmek için gökten size
sesini duyurdu. Yeryüzünde size büyük ateşini gösterdi. Ateşin içinden size
sözlerini duyurdu.
37 Atalarınızı sevdiği ve onların soyunu
seçtiği için sizi büyük gücüyle Mısır'dan kendisi çıkardı.
38 Amacı sizden daha büyük, daha güçlü
ulusları önünüzden kovmak, onların ülkelerine girmenizi sağlamak, bugün olduğu
gibi mülk edinmeniz için ülkelerini size vermekti.
39 "Bunun için, bugün RAB'bin yukarıda
göklerde, aşağıda yeryüzünde Tanrı olduğunu, O'ndan başkası olmadığını bilin ve
bunu aklınızdan çıkarmayın.
40 Size ve sizden sonra gelen çocuklarınıza
iyilik sağlaması ve Tanrınız RAB'bin sonsuza dek size vereceği bu topraklarda
uzun yıllar yaşamanız için bugün size bildirdiğim RAB'bin kurallarına,
buyruklarına uyun."
41 Bundan sonra Musa Şeria Irmağı'nın
doğusunda üç kent ayırdı.
42 Öyle ki, önceden kin beslemediği bir
komşusunu istemeyerek öldüren biri bu kentlerden birine kaçıp canını
kurtarabilsin.
43 Bu kentler şunlardı: Rubenliler için
ovadaki kırsal bölgede Beser, Gadlılar için Gilat'taki Ramot, Manaşşeliler için
Başan'daki Golan.
44 Musa'nın İsrailliler'e anlattığı yasa
budur.
45 Mısır'dan çıktıktan sonra Musa'nın
İsrailliler'e bildirdiği yasalar, kurallar, ilkeler bunlardır.
46 Musa bunları Şeria Irmağı'nın doğu
yakasında, Beytpeor karşısındaki vadide bildirdi. Burası daha önce Heşbon'da
oturan Amorlular'ın Kralı Sihon'a ait topraklardı. Musa ile İsrailliler
Mısır'dan çıktıklarında Sihon'u bozguna uğratmışlardı.
47 Onun ve Başan Kralı Og'un ülkesini, yani
Şeria Irmağı'nın doğusunda yaşayan iki Amorlu kralın ülkesini ele
geçirmişlerdi.
48 Bu topraklar, Arnon Vadisi kıyısındaki
Aroer Kenti'nden Sion, yani Hermon Dağı'na kadar uzanıyor,
49 Pisga Dağı'nın eteğindeki Arava Gölü'ne
dek uzanan, Şeria Irmağı'nın doğu yakasındaki bütün Arava'yı kapsıyordu.
BÖLÜM 5
1 Musa bütün İsrailliler'i bir araya
toplayarak şöyle dedi: "Ey İsrail, bugün size bildireceğim kurallara,
ilkelere kulak verin! Onları öğrenin ve onlara uymaya dikkat edin!
2 Tanrımız RAB Horev Dağı'nda bizimle bir
antlaşma yaptı.
3 RAB bu antlaşmayı atalarımızla değil,
bizimle, bugün burada sağ kalan hepimizle yaptı.
4 RAB dağda ateşin içinden sizinle yüz
yüze konuştu.
5 O zaman RAB'bin sözünü size bildirmek
için RAB ile sizin aranızda durdum. Çünkü siz ateşten korkup dağa çıkmadınız.
RAB şöyle seslendi:
6 "<Seni Mısır'dan, köle olduğun
ülkeden çıkaran Tanrın RAB benim.
7 "<Benden başka tanrın
olmayacak.
8 "<Kendine yukarıda gökyüzünde,
aşağıda yeryüzünde ya da yer altındaki sularda yaşayan herhangi bir canlıya
benzer put yapmayacaksın.
9 Putların önünde eğilmeyecek, onlara
tapmayacaksın. Çünkü ben, Tanrın RAB, kıskanç bir Tanrı'yım. Benden nefret
edenin babasının işlediği suçun hesabını çocuklarından, üçüncü, dördüncü
kuşaklardan sorarım.
10 Ama beni seven, buyruklarıma uyan
binlerce kuşağa sevgi gösteririm.
11 "<Tanrın RAB'bin adını boş yere
ağzına almayacaksın. Çünkü RAB, adını boş yere ağzına alanları cezasız
bırakmayacaktır.
12 "<Tanrın RAB'bin buyruğu uyarınca
Şabat Günü'nü tut ve kutsal say.
13 Altı gün çalışacak, bütün işlerini
yapacaksın.
14 Ama yedinci gün bana, Tanrın RAB'be Şabat
Günü olarak adanmıştır. O gün sen, oğlun, kızın, erkek ve kadın kölen, öküzün,
eşeğin ya da herhangi bir hayvanın, aranızdaki yabancılar dahil, hiçbir iş
yapmayacaksınız. Öyle ki, senin gibi erkek ve kadın kölelerin de dinlensinler.
15 Mısır'da köle olduğunu ve Tanrın RAB'bin
seni oradan güçlü ve kudretli eliyle çıkardığını anımsayacaksın. Tanrın RAB bu
yüzden Şabat Günü'nü tutmanı buyurdu.
16 "<Tanrın RAB'bin buyruğu uyarınca
annene babana saygı göster. Öyle ki, ömrün uzun olsun ve Tanrın RAB'bin sana
vereceği ülkede üzerine iyilik gelsin.
17 "<Adam öldürmeyeceksin.
18 "<Zina etmeyeceksin.
19 "<Çalmayacaksın.
20 "<Komşuna karşı yalan yere
tanıklık etmeyeceksin.
21 "<Komşunun karısına kötü gözle
bakmayacaksın. Komşunun evine, tarlasına, erkek ve kadın kölesine, öküzüne,
eşeğine, hiçbir şeyine göz dikmeyeceksin.>
22 "RAB bu sözleri dağda ateşin,
bulutun, koyu karanlığın içinden bütün topluluğunuza yüksek sesle söyledi.
Başka bir şey eklemedi. Sonra bunları iki taş levha üstüne yazıp bana verdi.
23 "Dağ alev alev yanarken karanlığın
içinden sesi duyduğunuzda bütün oymak başlarınız ve ileri gelenlerinizle bana
yaklaştınız.
24 <Tanrımız RAB bize yüceliğini ve
büyüklüğünü gösterdi> dediniz, <Ateşin içinden sesini duyduk. Bugün
Tanrı'nın insanla konuştuğunu ve insanın ölmediğini gördük.
25 Neden şimdi ölelim? Bu büyük ateş bizi
yakıp yok edecek. Tanrımız RAB'bin sesini bir daha duyarsak öleceğiz.
26 Ateşin içinden seslenen, yaşayan
Tanrı'nın sesini bizim gibi duyup da sağ kalan var mı?
27 Sen git, Tanrımız RAB'bin
söyleyeceklerini dinle. Sonra Tanrımız RAB'bin bütün söylediklerini bize anlat.
Biz de kulak verip uyacağız.>
28 "RAB benimle yaptığınız konuşmayı
duyunca, şöyle dedi: <Bu halkın sana neler söylediğini duydum. Bütün
söyledikleri doğrudur.
29 Keşke benden korksalardı ve bütün
buyruklarıma uymak için her zaman yürekten istekli olsalardı! O zaman
kendilerine ve çocuklarına sürekli iyilik gelirdi.
30 "<Git, çadırlarına dönmelerini
söyle.
31 Ama sen burada yanımda dur. Sana bütün
buyrukları, kuralları, ilkeleri vereceğim. Bunları halka sen öğreteceksin. Öyle
ki, mülk edinmek için kendilerine vereceğim ülkede hepsine uysunlar.>
32 "Tanrınız RAB'bin size
buyurduklarına uymaya özen gösterin. Onlardan sağa sola sapmayın.
33 Tanrınız RAB'bin size buyurduğu yollarda
yürüyün. Öyle ki, mülk edineceğiniz ülkede sağ kalasınız, başarılı ve uzun
ömürlü olasınız."
BÖLÜM 6
1 "Tanrınız RAB'bin size öğretmek
için bana verdiği buyruklar, kurallar, ilkeler bunlardır. Mülk edinmek için
gideceğiniz ülkede onlara uyun.
2 Yaşamınız boyunca siz, çocuklarınız ve
torunlarınız, size verdiğim bütün kurallara, buyruklara uyarak Tanrınız RAB'den
korkun ki, ömrünüz uzun olsun.
3 Kulak ver, ey İsrail! Söz dinleyin ki,
üzerinize iyilik gelsin, atalarınızın Tanrısı RAB'bin size verdiği söz uyarınca
süt ve bal akan ülkede bol bol çoğalasınız.
4 "Dinle, ey İsrail! Tanrımız RAB
tek RAB'dir.
5 Tanrınız RAB'bi bütün yüreğinizle,
bütün canınızla, bütün gücünüzle seveceksiniz.
6 Bugün size verdiğim bu buyrukları
aklınızda tutun.
7 Onları çocuklarınıza benimsetin.
Evinizde otururken, yolda yürürken, yatarken, kalkarken onlardan söz edin.
8 Bir belirti olarak onları ellerinize
bağlayın, alın sargısı olarak takın.
9 Evlerinizin kapı sövelerine,
kentlerinizin kapılarına yazın." yalnız ve yalnız RAB" veya "RAB
Tanrımız'dır, RAB tektir".
10-11 "Tanrınız RAB atalarınıza, İbrahim'e,
İshak'a, Yakup'a içtiği ant uyarınca, sizi vereceği ülkeye -inşa etmediğiniz
büyük ve güzel kentleri, biriktirmediğiniz iyi eşyalarla dolu evleri, siz emek
vermeden kazılmış sarnıçları, dikmediğiniz bağları, zeytinlikleri olan ülkeye-
götürecek. Orada yiyip doyacaksınız.
12 O zaman dikkat edin! Sizi Mısır'dan, köle
olduğunuz ülkeden çıkaran RAB'bi unutmayın.
13 "Tanrınız RAB'den korkacaksınız;
O'na kulluk edecek ve O'nun adıyla ant içeceksiniz.
14 Başka ilahların, çevrenizdeki ulusların
taptığı hiçbir ilahın ardınca gitmeyeceksiniz.
15 Çünkü aranızda olan Tanrınız RAB kıskanç
bir Tanrı'dır. Öfkelenirse sizi yeryüzünden yok eder.
16 Massa'da olduğu gibi, Tanrınız RAB'bi
denemeyeceksiniz.
17 Tanrınız RAB'bin buyruklarına, size
verdiği yasalara, kurallara uymaya dikkat edeceksiniz.
18 RAB'bin gözünde iyi ve doğru olanı
yapacaksınız. Öyle ki, üzerinize iyilik gelsin, RAB'bin atalarınıza ant içerek
söz verdiği verimli ülkeyi mülk edinesiniz.
19 RAB de sözü uyarınca bütün düşmanlarınızı
önünüzden kovacak.
20 "Gelecekte çocuklarınız size,
<Tanrımız RAB'bin size verdiği yasaların, kuralların, ilkelerin anlamı
nedir?> diye sorunca,
21 onlara şöyle diyeceksiniz: <Mısır'da
firavunun köleleriydik. RAB bizi güçlü eliyle oradan çıkardı.
22 Gözlerimizin önünde Mısır'a, firavuna,
ailesine karşı belirtiler, büyük ve korkunç işler yaptı.
23 Atalarımıza ant içerek söz verdiği ülkeye
götürmek ve orayı bize vermek için bizi Mısır'dan çıkardı.
24 Sürekli üzerimize iyilik gelmesi ve bugün
olduğu gibi sağ kalmamız için Tanrımız RAB bütün bu kurallara uymamızı ve
kendisinden korkmamızı buyurdu.
25 Tanrımız RAB'bin önünde, verdiği bu
buyruklara uymaya dikkat edersek, bunu bize doğruluk sayacaktır.> "
BÖLÜM 7
1 "Tanrınız RAB mülk edinmek üzere
gideceğiniz ülkeye sizi götürdüğünde, önünüzden birçok ulusu -Hititler'i,
Girgaşlılar'ı, Amorlular'ı, Kenanlılar'ı, Perizliler'i, Hivliler'i,
Yevuslular'ı, sizden daha büyük ve daha güçlü yedi ulusu- kovacak.
2 Tanrınız RAB bu ulusları elinize teslim
ettiğinde, onları bozguna uğrattığınızda, tümünü yok etmelisiniz. Bu uluslarla
antlaşma yapmayacaksınız, onlara acımayacaksınız.
3 Kız alıp vermeyeceksiniz. Kızlarınızı
oğullarına vermeyeceksiniz; oğullarınıza da onlardan kız almayacaksınız.
4 Çünkü onlar oğullarınızı beni
izlemekten saptıracak, başka ilahlara tapmalarına neden olacaklardır. O zaman
RAB size öfkelenecek ve sizi çabucak yok edecek.
5 Onlara şöyle yapacaksınız: Sunaklarını
yıkacak, dikili taşlarını parçalayacak, Aşera putlarını devirecek, öbür
putlarını yakacaksınız.
6 "Siz Tanrınız RAB için kutsal bir
halksınız. Tanrınız RAB, öz halkı olmanız için, yeryüzündeki bütün halkların
arasından sizi seçti.
7 RAB'bin sizi sevmesinin ve seçmesinin
nedeni öbür halklardan daha kalabalık olduğunuzdan değil. Siz sayıca öbür
halklardan azdınız.
8 RAB size sevgisini göstermek ve
atalarınıza ant içerek verdiği sözü yerine getirmek için güçlü eliyle sizi
Mısır'dan çıkardı; köle olduğunuz ülkeden, Mısır Firavunu'nun elinden sizi
kurtardı.
9 Tanrınız RAB'bin Tanrı olduğunu bilin.
O güvenilir Tanrı'dır. Kendisini sevenlerin, buyruklarına uyanların bininci
kuşağına kadar antlaşmasına bağlı kalır.
10 Kendisinden nefret edenlere ise
üzerlerine yıkım göndererek karşılık verir. RAB kendisinden nefret edene
karşılık vermekte gecikmeyecek.
11 Onun için, bugün size bildirdiğim
buyruklara, kurallara, ilkelere uymaya dikkat edin."
12 "Bu ilkeleri dinler, onlara özenle
uyarsanız, Tanrınız RAB atalarınıza ant içerek verdiği söz uyarınca sizinle
yaptığı antlaşmaya bağlı kalacak.
13 Sizi sevecek, kutsayacak, çoğaltacak.
Atalarınıza ant içerek size söz verdiği ülkede rahminizin meyvesini,
toprağınızın ürününü -tahılını, yeni şarabını, zeytinyağını- sığırlarınızın
buzağılarını, sürülerinizin kuzularını bereketli kılacak.
14 Öbür halklardan daha çok kutsanmış
olacaksınız. Erkekleriniz, kadınlarınız, hayvanlarınız arasında döl vermeyen
olmayacak.
15 RAB her türlü hastalığı sizden
uzaklaştıracak. Mısır'da gördüğünüz korkunç hastalıklardan hiçbirini size
vermeyecek. Bütün bu hastalıkları sizden nefret edenlere verecek.
16 Tanrınız RAB'bin elinize teslim edeceği
halkların tümünü yok edeceksiniz. Onlara acımayacaksınız. İlahlarına
tapmayacaksınız. Çünkü bu sizin için tuzak olacaktır.
17 "<Bu uluslar bizden daha güçlü.
Onları nasıl kovabiliriz?> diye düşünebilirsiniz.
18 Onlardan korkmayacaksınız. Tanrınız
RAB'bin firavuna ve bütün Mısır'a yaptıklarını her zaman anımsayın.
19 Tanrınız RAB'bin sizi Mısır'dan çıkarmak
için yaptığı büyük denemeleri, belirtileri, şaşılası işleri, güçlü ve kudretli
elini gözlerinizle gördünüz. Tanrınız RAB şimdi korktuğunuz bütün bu halklara
aynısını yapacaktır.
20 Sizden gizlenerek sağ kalmış olanların
üzerine, hepsi yok olana dek eşekarısı gönderecek.
21 Onlardan yılmayacaksınız. Aranızda olan
Tanrınız RAB ulu ve heybetli bir Tanrı'dır.
22 Bu ulusları önünüzden azar azar kovacak.
Onları birden ortadan kaldıramazsınız. Yoksa çevrenizde yabanıl hayvanlar
çoğalır.
23 Tanrınız RAB onları elinize teslim edecek
ve hepsi yok oluncaya dek onları şaşkına çevirecek.
24 Krallarını elinize teslim edecek;
adlarını göğün altından sileceksiniz. Onları yok edene dek kimse size karşı
duramayacak.
25 İlahlarını simgeleyen putları
yakacaksınız; üzerlerindeki altına, gümüşe göz dikmeyecek, bunları kendinize
ayırmayacaksınız. Öyle ki, tuzağa düşmeyesiniz. Bu putlar Tanrınız RAB'bin
gözünde iğrençtir.
26 Bu iğrenç şeyleri evinize
getirmeyeceksiniz, yoksa siz de onlar gibi yok olursunuz. Onlardan çok nefret
edecek, tiksineceksiniz; çünkü onlar yok olmaya mahkûmdur." Dehşet ya da
bir çeşit hastalık anlamına da gelebilir.
BÖLÜM 8
1 "Bugün size bildirdiğim buyruklara
tam tamına uyun ki, yaşayasınız, çoğalasınız ve gidip RAB'bin atalarınıza ant
içerek söz verdiği ülkeyi mülk edinesiniz.
2 Tanrınız RAB'bin sizi kırk yıl boyunca
çölde dolaştırdığı uzun yolculuğu anımsayın! Buyruklarına uyup uymayacağınızı,
amacınızın ne olduğunu öğrenmek için sizi sıkıntılara sokarak sınadı.
3 Sizi aç bırakarak sıkıntıya soktu.
Sonra sizin de atalarınızın da bilmediği man ile sizi doyurdu. İnsanın yalnız
ekmekle yaşamadığını, RAB'bin ağzından çıkan her sözle yaşadığını size öğretmek
için yaptı bunu.
4 Kırk yıl ne giysileriniz eskidi, ne de
ayaklarınız şişti.
5 Tanrınız RAB'bin, çocuğunu eğiten bir
baba gibi, sizi nasıl eğittiğini anlayın.
6 "Onun için, Tanrınız RAB'bin
buyruklarına uyun. Yollarında yürüyün, O'ndan korkun.
7 Tanrınız RAB sizi verimli bir ülkeye
götürüyor. Öyle bir ülke ki, ırmakları, pınarları, derelerden tepelerden çıkan
su kaynakları vardır;
8 buğdayı, arpası, üzümü, inciri, narı,
zeytinyağı, balı vardır.
9 Sıkıntısız ekmek yiyebileceğiniz,
hiçbir şeye gereksinim duymayacağınız bir ülkedir. Öyle bir ülke ki, kayaları
demirdir, dağlarından bakır çıkarabilirsiniz.
10 "Yiyip doyunca, size verdiği verimli
ülke için Tanrınız RAB'be övgüler sunun.
11 Tanrınız RAB'bi unutmamaya dikkat edin.
Bugün size bildirdiğim buyruklarını, ilkelerini, kurallarını savsaklamayın.
12 Yiyip doyduğunuzda, güzel evler yapıp
yerleştiğinizde,
13 sığırlarınız, davarlarınız çoğaldığında,
altınınız, gümüşünüz ve her şeyiniz arttığında,
14 böbürlenmemeye ve sizi Mısır'dan, köle
olduğunuz ülkeden çıkaran Tanrınız RAB'bi unutmamaya dikkat edin.
15 RAB o büyük ve korkunç çölde, zehirli
yılanlarla, akreplerle dolu o kurak, susuz toprakta sizi yürüttü. Size sert
kayadan su çıkardı.
16 Atalarınızın bilmediği man ile sizi çölde
doyurdu. Sizi sıkıntıya soktu, sınadı. Öyle ki, sonunda üzerinize iyilik
gelsin.
17 <Bu serveti toplayan kendi
yeteneğimiz, güçlü elimizdir> diye düşünebilirsiniz.
18 Ancak bu serveti toplama yeteneğini size
verenin Tanrınız RAB olduğunu anımsayın. Atalarınıza ant içerek yaptığı
antlaşmayı sürdürmek amacıyla bugün de bunu yapıyor.
19 "Tanrınız RAB'bi unutur, başka
ilahların ardınca giderseniz, onlara tapar, önlerinde yere kapanırsanız, bugün
size açıkça belirtirim ki, tamamen yok olacaksınız.
20 Tanrınız RAB önünüzden ulusları yok
ettiği gibi, sözüne kulak vermediğiniz için sizi de yok edecek.
BÖLÜM 9
1 "Ey İsrail, kulak ver! Bugün
sizden daha büyük, daha güçlü ulusların topraklarını mülk edinmek için Şeria
Irmağı'ndan geçeceksiniz. Onların kentleri büyük, surları göğe dek yükseliyor.
2 Bu güçlü, uzun boylu halk
Anaklılar'dır. Onları biliyorsunuz. <Kim Anaklılar'a karşı durabilir?>
deyişini duydunuz.
3 Bilin ki, yakıp yok eden ateş olan
Tanrınız RAB önünüzden gidecek. Onları ortadan kaldıracak, size boyun
eğmelerini sağlayacak. Onları kovacaksınız, RAB'bin verdiği söz uyarınca bir
çırpıda yok edeceksiniz."
4 "Tanrınız RAB bu ulusları
önünüzden kovunca, <RAB doğruluğumuzdan ötürü bu ülkeyi mülk edinelim diye
bizi buraya getirdi> diye düşünmeyin. Çünkü RAB, bu ulusları yaptıkları
kötülükler yüzünden önünüzden kovuyor.
5 Onların topraklarını mülk edinmeye
gitmenizin nedeni doğruluğunuz, erdeminiz değildir. Tanrınız RAB bu ulusları
kötülükleri yüzünden ve atalarınız İbrahim'e, İshak'a, Yakup'a ant içerek
verdiği sözü yerine getirmek için önünüzden kovacak.
6 Şunu anlayın ki, Tanrınız RAB'bin bu
verimli toprakları mülk edinesiniz diye size vermesinin nedeni doğruluğunuz
değildir. Çünkü siz dikbaşlı bir halksınız.
7 "Tanrınız RAB'bi çölde nasıl
kızdırdığınızı anımsayın, hiç unutmayın. Mısır'dan çıktığınız günden buraya
varıncaya dek, RAB'be sürekli karşı geldiniz.
8 Horev Dağı'nda RAB'bi öyle kızdırdınız
ki, sizi yok edecek kadar öfkelendi.
9 Daha önce taş levhaları -RAB'bin
sizinle yaptığı antlaşmanın levhalarını- almak için dağa çıkmıştım; orada kırk gün,
kırk gece kaldım. Ne yedim, ne içtim.
10 RAB Tanrı parmağıyla yazmış olduğu iki
taş levhayı bana verdi. Bu levhalar, dağda toplandığınız gün RAB'bin ateşin
içinden size bildirdiği bütün buyrukları içermekteydi.
11 Kırk gün, kırk gece sonra RAB bana iki
taş levhayı, antlaşma levhalarını verdi.
12 "<Haydi, buradan hemen in>
dedi, <Çünkü Mısır'dan çıkardığın halkın yoldan çıktı. Onlara buyurduğum
yoldan hemen saptılar. Kendilerine dökme bir put yaptılar.>
13 Sonra RAB bana, <Bu halkı gördüm>
dedi, <İşte dikbaşlı bir halk!
14 Bırak da onları yok edeyim; adlarını da
göğün altından sileyim. Seni onlardan daha güçlü, daha büyük bir ulus
kılayım.>
15 "Dönüp dağdan aşağıya indim. Dağ
alev alev yanıyordu. Antlaşmanın iki levhası iki elimdeydi.
16 Tanrınız RAB'be karşı günah işlediğinizi
gördüm. Kendinize buzağıya benzer bir dökme put yapmıştınız. RAB'bin size
buyurduğu yoldan hemen sapmıştınız.
17 Bu yüzden iki levhayı fırlatıp attım,
gözünüzün önünde parçaladım.
18 Bir kez daha RAB'bin huzurunda bir şey
yemeden, içmeden kırk gün kırk gece yere kapanıp kaldım. Çünkü günah
işlemiştiniz; RAB'bin gözünde kötü olanı yaparak O'nu öfkelendirmiştiniz.
19 RAB'bin kızgın öfkesi karşısında korktum.
Öfkesi sizi yok edecek kadar alevlenmişti. Ama RAB yakarışımı yine duydu.
20 RAB Harun'a da onu yok edecek kadar
öfkelenmişti. O sırada Harun için de yakardım.
21 Yaptığınız günahlı nesneyi, o buzağıya
benzer dökme putu alıp yaktım. Parçalayıp ince toz haline getirinceye dek
ezdim. Sonra tozu dağdan akan dereye attım.
22 "Tavera'da, Massa'da,
Kivrot-Hattaava'da da RAB'bi öfkelendirdiniz.
23 RAB sizi Kadeş-Barnea'dan gönderirken,
<Gidin, size vereceğim ülkeyi mülk edinin> diye buyurmuştu. Sizse
Tanrınız RAB'bin buyruğuna karşı geldiniz. O'na güvenmediniz, sözüne kulak
vermediniz.
24 Sizi tanıdığım günden bu yana RAB'be
sürekli karşı geldiniz.
25 "RAB sizi yok edeceğini söylediği
için, kırk gün kırk gece O'nun önünde yere kapanıp kaldım.
26 RAB'be şöyle yakardım: <Ey Egemen RAB,
büyük kudretinle kurtarıp güçlü elinle Mısır'dan çıkardığın halkını, kendi
mirasını yok etme.
27 Kulların İbrahim'i, İshak'ı, Yakup'u
anımsa. Bu halkın dikbaşlılığını, kötülüğünü, günahını dikkate alma.
28 Yoksa bizi çıkardığın ülkenin halkı,
<RAB söz verdiği ülkeye götüremediği, onlardan nefret ettiği için çölde yok
etmek amacıyla onları Mısır'dan çıkardı> diyecek.
29 Oysa onlar, büyük güçle ve kudretli
elinle Mısır'dan çıkardığın kendi halkın ve mirasındır."
BÖLÜM 10
1 "O zaman RAB bana, <Öncekiler
gibi iki taş levha kes ve dağa, yanıma çık> dedi, <Ağaçtan bir sandık
yap.
2 Parçaladığın önceki levhalara yazılı
buyrukları yeni levhalara yazacağım. Sonra onları sandığa koyacaksın.>
3 "Böylece akasya ağacından bir
sandık yaptım. Öncekiler gibi iki taş levha kestim. İki levhayı da alıp dağa
çıktım.
4 RAB dağda toplandığınız gün ateşin
içinden size bildirdiği On Buyruk'u, daha önce yaptığı gibi, bu levhalara yazdı
ve bana verdi.
5 Sonra dönüp dağdan indim. RAB'bin
buyruğu uyarınca, levhaları yaptığım sandığa koydum. Orada duruyorlar."
6 -İsrailliler Yaakanoğulları'na ait
kuyulardan ayrılıp Mosera'ya gittiler. Harun orada öldü ve gömüldü. Yerine oğlu
Elazar kâhin oldu.
7 İsrailliler oradan Gudgoda'ya, sonra da
akarsular bölgesi olan Yotvata'ya göç ettiler.
8 O zaman RAB, kendi Antlaşma Sandığı'nı
taşıması, kendisine hizmet etmek üzere önünde durması ve O'nun adıyla kutsaması
için Levililer oymağını ayırdı. Bugün de aynı görevi yapıyorlar.
9 Bu yüzden Levililer kardeşleri olan
öbür oymaklar gibi pay ve mülk almadılar. Tanrınız RAB'bin onlara verdiği söz
uyarınca onların mirası RAB'dir.-
10 "Daha önce yaptığım gibi dağda kırk
gün, kırk gece kaldım. RAB yine yakarışımı duydu ve sizi yok etmek istemedi.
11 Sonra, <Kalk, git> dedi, <Onları
atalarına ant içerek söz verdiğim ülkeye götür. Gidip orayı mülk
edinsinler.> "
12 "Şimdi, ey İsrail halkı, Tanrınız
RAB sizden ne istiyor? Yalnız şunu istiyor: Tanrınız RAB'den korkun, O'nun
yollarında yürüyün, O'nu sevin; bütün yüreğinizle, bütün canınızla O'na kulluk
edin;
13 üzerinize iyilik gelsin diye bugün size
bildirdiğim buyruklarına, kurallarına uyun.
14 Gökler de, göklerin gökleri de, yeryüzü
ve içindeki her şey Tanrınız RAB'bindir.
15 Öyleyken RAB atalarınızı sevdi, onlara
bağlandı. Bugün olduğu gibi, onların soyu olan sizleri bütün halkların
arasından seçti.
16 Yüreklerinizi RAB'be adayın, bundan böyle
dikbaşlı olmayın.
17 Çünkü Tanrınız RAB, tanrıların Tanrısı,
rablerin Rabbi'dir. O kimseyi kayırmayan, rüşvet almayan, ulu, güçlü, heybetli
Tanrı'dır.
18 Öksüzlerin, dul kadınların hakkını
gözetir. Yabancıları sever, onlara yiyecek, giyecek sağlar.
19 Siz de yabancıları seveceksiniz. Çünkü
Mısır'da siz de yabancıydınız.
20 Tanrınız RAB'den korkun, O'na kulluk
edin. O'na bağlı kalın ve O'nun adıyla ant için.
21 O övgünüzdür. Gözlerinizle gördüğünüz o
büyük, heybetli belirtileri sizin için gerçekleştiren Tanrınız'dır.
22 Mısır'a giden atalarınız yetmiş kişiydi.
Şimdiyse Tanrınız RAB sizi göklerdeki yıldızlar kadar çoğalttı." sünnet
edin".
BÖLÜM 11
1 "Tanrınız RAB'bi sevin.
Uyarılarına, kurallarına, ilkelerine, buyruklarına her zaman uyun.
2 Unutmayın ki, Tanrınız RAB'bin tedibini
görüp yaşayan çocuklarınız değil, sizsiniz: Büyüklüğünü, güçlü elini,
kudretini,
3 belirtilerini, Mısır'da firavuna ve
bütün ülkesine yaptıklarını;
4 Mısır ordusuna, atlarına, savaş
arabalarına neler yaptığını; Mısırlılar sizi kovalarken onları nasıl
Kızıldeniz'in suları altında bıraktığını, onları nasıl yok ettiğini gördünüz.
5 Buraya varıncaya dek RAB'bin çölde
sizin için neler yaptığını;
6 Rubenoğulları'ndan Eliav'ın oğulları
Datan'la Aviram'a neler ettiğini; bütün İsrail'in gözü önünde yerin nasıl
yarıldığını, onları, ailelerini, çadırlarını ve onlara ait her canlıyı nasıl
yuttuğunu gören çocuklarınız değil, sizsiniz.
7 RAB'bin yaptığı bu büyük işlerin tümünü
gören sizsiniz.
8 "Bugün size bildirdiğim buyrukların
tümüne uyun ki, güçlü olasınız, mülk edinmek üzere Şeria Irmağı'ndan geçip
ülkeyi ele geçiresiniz.
9 RAB'bin ant içerek atalarınıza ve
soylarına söz verdiği süt ve bal akan ülkede ömrünüz uzun olsun.
10 Mülk edinmek için gideceğiniz ülke,
çıkmış olduğunuz Mısır gibi değildir. Orada tohumunuzu eker, sebze bahçesi gibi
zorlukla* sulardınız.
11 Mülk edinmek üzere gideceğiniz ülkenin
ise dağları, dereleri vardır. Toprağı gökten yağan yağmurla sulanır.
12 Orası Tanrınız RAB'bin kayırdığı bir
ülkedir. Tanrınız RAB orayı bütün yıl sürekli gözetir.
13 "Tanrınız RAB'bi sevmek, bütün
yüreğinizle, bütün canınızla O'na kulluk etmek için bugün size bildirdiğim
buyruklara iyice kulak verirseniz,
14 RAB ülkenize ilk ve son yağmuru vaktinde
yağdıracak. Öyle ki, tahılınızı, yeni şarabınızı, zeytinyağınızı toplayasınız.
15 RAB tarlalarda hayvanlarınız için ot
sağlayacak, siz de yiyip doyacaksınız.
16 Sakının, ayartılıp yoldan çıkmayasınız;
başka ilahlara tapmayasınız, önlerinde eğilmeyesiniz.
17 Öyle ki, RAB size öfkelenmesin; yağmur
yağmasın, toprak ürün vermesin diye gökleri kapamasın; size vereceği verimli
ülkede çabucak yok olmayasınız.
18 "Bu sözlerimi aklınızda ve
yüreğinizde tutun. Bir belirti olarak ellerinize bağlayın, alın sargısı olarak
takın.
19 Onları çocuklarınıza öğretin. Evinizde
otururken, yolda yürürken, yatarken, kalkarken onlardan söz edin.
20 Evlerinizin kapı sövelerine,
kentlerinizin kapılarına yazın.
21 Öyle ki, RAB'bin atalarınıza vermeye söz
verdiği topraklar üzerinde sizin de, çocuklarınızın da ömrü uzun olsun ve
yeryüzünün üstünde gökler olduğu sürece orada yaşayasınız.
22 "Uymanız için size bildirdiğim bu
buyrukları eksiksiz yerine getirir, Tanrınız RAB'bi sever, yollarında yürür,
O'na bağlı kalırsanız,
23 RAB bu ulusların tümünü önünüzden kovacak.
Sizden daha büyük, daha güçlü ulusların topraklarını mülk edineceksiniz.
24 Ayak basacağınız her yer sizin olacak.
Sınırlarınız çölden Lübnan'a, Fırat Irmağı'ndan Akdeniz'e kadar uzanacak.
25 Hiç kimse size karşı koyamayacak.
Tanrınız RAB, size verdiği söz uyarınca, ayak basacağınız her yere dehşetinizi,
korkunuzu saçacaktır.
26 "Bakın, bugün önünüze kutsamayı ve
laneti koyuyorum:
27 Bugün size bildirdiğim Tanrınız RAB'bin
buyruklarına uyarsanız kutsanacaksınız.
28 Ama Tanrınız RAB'bin buyruklarını dinlemez,
bilmediğiniz başka ilahların ardınca giderek bugün size buyurduğum yoldan
saparsanız, lanete uğrayacaksınız.
29 Tanrınız RAB mülk edinmek için
gideceğiniz ülkeye sizi götürdüğünde, Gerizim Dağı'nda kutsama yapacak, Eval
Dağı'nda lanet okuyacaksınız.
30 Bu iki dağ Şeria Irmağı'nın karşı
yakasında, yolun batısında, Arava'da oturan Kenanlılar ülkesinde, Gilgal
karşısında, More meşeliği yanındadır.
31 Tanrınız RAB'bin size vereceği ülkeyi
mülk edinmek için Şeria Irmağı'ndan geçmek üzeresiniz. Orayı ele geçirip
yerleştiğinizde,
32 bugün size bildirdiğim bütün kurallara,
ilkelere uymaya dikkat edin."
BÖLÜM 12
1 "Atalarınızın Tanrısı RAB'bin mülk
edinmek için size verdiği ülkede yaşamınız boyunca uymanız gereken kurallar,
ilkeler şunlardır:
2 Topraklarını alacağınız ulusların
ilahlarına taptıkları yüksek dağlardaki, tepelerdeki, bol yapraklı her ağacın
altındaki yerleri tümüyle yıkacaksınız.
3 Sunaklarını yıkacak, dikili taşlarını
parçalayacak, Aşera putlarını yakacak, öbür putlarını parça parça edeceksiniz.
İlahlarının adlarını oradan sileceksiniz.
4 "Siz Tanrınız RAB'be bu biçimde
tapmamalısınız.
5 Tanrınız RAB'bin adını yerleştirmek
için bütün oymaklarınız arasından seçeceği yere, konutuna yönelmeli, oraya
gitmelisiniz.
6 Yakmalık sunularınızı, kurbanlarınızı,
ondalıklarınızı, bağışlarınızı, dilek adaklarınızı, gönülden verdiğiniz
sunuları, sığırlarınızın ve davarlarınızın ilk doğanlarını oraya
götüreceksiniz.
7 Orada, sizi kutsayan Tanrınız RAB'bin
huzurunda, siz de aileleriniz de yiyeceksiniz ve el attığınız her işte sevinç
bulacaksınız.
8 "Bugün burada yaptığımızı
yapmayın; herkes kendi gözünde doğru olanı yapıyor.
9 Çünkü Tanrınız RAB'bin size vereceği
dinlenme yerine, mülke daha ulaşmadınız.
10 Ama Şeria Irmağı'ndan geçip Tanrınız
RAB'bin mülk olarak size vereceği ülkeye yerleşeceksiniz. RAB sizi çevrenizdeki
bütün düşmanlarınızdan kurtarıp rahata kavuşturacak. Güvenlik içinde
yaşayacaksınız.
11 Tanrınız RAB adını yerleştirmek için bir
yer seçecek. Size buyurduğum her şeyi oraya götüreceksiniz: Yakmalık
sunularınızı, kurbanlarınızı, ondalıklarınızı, bağışlarınızı, RAB'be adadığınız
bütün özel adaklarınızı.
12 Siz, oğullarınız, kızlarınız, erkek ve
kadın köleleriniz, kentlerinizde yaşayan Levililer Tanrınız RAB'bin huzurunda
sevineceksiniz. Çünkü Levililer'in sizin gibi kendilerine ait payları ve
mülkleri yoktur.
13 Yakmalık sunularınızı herhangi bir yerde
sunmamaya dikkat edin.
14 Yakmalık sunularınızı RAB'bin
oymaklarınızın birinde seçeceği yerde sunacaksınız. Size buyurduğum her şeyi
orada yapacaksınız.
15 "Tanrınız RAB'bin sizi kutsadığı
ölçüde, yaşadığınız kentlerde dilediğiniz kadar hayvan kesip etini
yiyebilirsiniz. Dinsel açıdan temiz ya da kirli kişi, bu eti ceylan ya da geyik
eti yer gibi yiyebilir.
16 Ancak kan yemeyeceksiniz. Kanı su gibi
toprağa akıtacaksınız.
17 Tahılınızın, yeni şarabınızın,
zeytinyağınızın ondalığını, sığırlarınızın, davarlarınızın ilk doğanlarını,
adadıklarınızın tümünü, gönülden verdiğiniz sunuları, bağışlarınızı yaşadığınız
kentlerde yememelisiniz.
18 Siz, oğullarınız, kızlarınız, erkek ve
kadın köleleriniz, kentlerinizde oturan Levililer bunları Tanrınız RAB'bin
huzurunda, O'nun seçeceği yerde yiyeceksiniz. Tanrınız RAB'bin huzurunda el
attığınız her işte sevinç bulacaksınız.
19 Ülkede yaşadığınız sürece Levililer'i
yüzüstü bırakmamaya dikkat edin.
20 "Tanrınız RAB size verdiği söz
uyarınca sınırınızı genişlettiğinde, et yemeye istek duyup, <Et
yiyeceğiz> derseniz, dilediğiniz kadar et yiyebilirsiniz.
21 Tanrınız RAB'bin adını yerleştirmek için
seçeceği yer sizden uzaksa, buyruğum uyarınca RAB'bin size verdiği sığırlardan,
davarlardan kesebilirsiniz. Kentlerinizde dilediğiniz kadar et yiyebilirsiniz.
22 Dinsel açıdan temiz ya da kirli kişi bu
eti ceylan ya da geyik eti yer gibi yiyebilir.
23 Ama kan yememeye dikkat edin. Çünkü ete
can veren kandır. Etle birlikte canı yememelisiniz.
24 Kan yememelisiniz; kanı su gibi toprağa
akıtacaksınız.
25 Kan yemeyeceksiniz. Öyle ki, size ve
sizden sonra gelen çocuklarınıza iyilik gelsin. Böylece RAB'bin gözünde doğru
olanı yapmış olursunuz.
26 "Kutsal sunularınızı, dilek
adaklarınızı alıp RAB'bin seçeceği yere gideceksiniz.
27 Yakmalık sunularınızı, eti ve kanı
Tanrınız RAB'bin sunağında sunacaksınız. Kurbanınızın kanı Tanrınız RAB'bin
sunağına akacak. Ama eti yiyebilirsiniz.
28 Size bildirdiğim bütün bu buyruklara
iyice uyun ki, size ve sizden sonra gelen çocuklarınıza sürekli iyilik gelsin.
Böylece Tanrınız RAB'bin gözünde iyi ve doğru olanı yapmış olacaksınız."
29 "Tanrınız RAB topraklarını
alacağınız ulusları önünüzden yok edecek. Topraklarını miras alıp orada
yaşadığınızda
30 ve onları yok ettiğinizde, onların
tuzaklarına düşmekten sakının. İlahlarına yönelip, <Bu uluslar ilahlarına
nasıl tapıyorlardı? Biz de aynısını yapalım> demeyin.
31 Tanrınız RAB'be bu biçimde
tapınmayacaksınız. Onlar ilahlarına RAB'bin tiksindiği iğrenç şeyler
sunuyorlar. Oğullarını, kızlarını bile yakarak ilahlarına kurban ediyorlar.
32 "Size bildirdiğim bütün buyruklara
iyice uyun. Bunlara hiçbir şey eklemeyin, hiçbir şey çıkarmayın.
BÖLÜM 13
1 "Aranızdan bir peygamber ya da düş
gören biri çıkarsa, bir belirtiyi ya da şaşılası bir olayı önceden bildirirse,
2 <Bilmediğiniz başka ilahlara yönelip
tapınalım> derse, söz ettiği belirti, şaşılası olay gerçekleşse bile,
3 o peygamberi ya da düş göreni
dinlememelisiniz. Tanrınız RAB kendisini bütün yüreğinizle, bütün canınızla
sevip sevmediğinizi anlamak için sizi sınamaktadır.
4 Tanrınız RAB'bin ardınca yürüyün,
O'ndan korkun. Buyruklarına uyun, O'nun sözüne kulak verin. O'na kulluk edin,
O'na bağlı kalın.
5 O peygamber ya da düş gören
öldürülecek. O, sizi Mısır'dan çıkaran, köle olduğunuz ülkeden kurtaran
Tanrınız RAB'be karşı gelmeye kışkırttı. Tanrınız RAB'bin yürümenizi buyurduğu
yoldan sizi saptırmaya çalıştı. Aranızdaki kötülüğü ortadan kaldırmalısınız.
6-7 "Öz kardeşin, oğlun, kızın, sevdiğin
karın ya da en yakın dostun seni gizlice ayartmaya çalışır, senin ve atalarının
önceden bilmediğiniz, dünyanın bir ucundan öbür ucuna dek uzakta, yakında,
çevrenizde yaşayan halkların ilahları için, <Haydi gidelim, bu ilahlara tapalım>
derse,
8 ona uymayacak, onu dinlemeyeceksin. Ona
acımayacak, sevecenlik göstermeyecek, onu korumayacaksın.
9 Onu kesinlikle öldüreceksin. Onu önce
sen, sonra bütün halk taşa tutsun.
10 Taşlayarak öldürün onu. Çünkü Mısır'dan,
köle olduğunuz ülkeden sizi çıkaran Tanrınız RAB'den sizi saptırmaya çalıştı.
11 Böylece bütün İsrail bunu duyup korkacak.
Bir daha aranızda buna benzer kötü bir şey yapmayacaklar.
12-13 "Tanrınız RAB'bin yaşamanız için size
vereceği kentlerin birinde, içinizden kötü kişiler çıktığını ve, <Haydi,
bilmediğiniz başka ilahlara tapalım> diyerek kentlerinde yaşayan halkı
saptırdıklarını duyarsanız,
14 araştıracak, inceleyecek, iyice
soruşturacaksınız. Duyduklarınız gerçekse ve bu iğrenç olayın aranızda
yapıldığı kanıtlanırsa,
15 o kentte yaşayanları kesinlikle kılıçtan
geçireceksiniz. Kenti yok edip orada yaşayan bütün halkı ve hayvanları kılıçtan
geçireceksiniz.
16 Yağmalanan malların tümünü toplayıp
meydanın ortasına yığın. Kenti ve malları Tanrınız RAB'be tümüyle yakmalık sunu
olarak yakın. Kent sonsuza dek yıkıntı halinde bırakılacak. Yeniden
onarılmayacak.
17 Yok edilecek mallardan hiçbir şey
almayın. Böylece RAB'bin kızgın öfkesi yatışacak ve RAB atalarınıza içtiği ant
uyarınca size acıyacak, sevecenlik gösterecek, sizi çoğaltacaktır.
18 Çünkü Tanrınız RAB'bin sözünü
dinleyeceksiniz. Böylece bugün size bildirdiğim buyruklara uyup O'nun gözünde
doğru olanı yapmış olacaksınız."
BÖLÜM 14
1 "Siz Tanrınız RAB'bin
çocuklarısınız. Ölülere ağıt yakmak için bedenlerinizi yaralamayacaksınız. İki
kaş arasındaki tüyleri almayacaksınız.
2 Tanrınız RAB için kutsal bir halksınız.
RAB öz halkı olmanız için yeryüzündeki bütün halkların arasından sizi seçti.
3 "İğrenç sayılan hiçbir şey
yemeyeceksiniz.
4 Şu hayvanların etini yiyebilirsiniz:
Sığır, koyun, keçi,
5 geyik, ceylan, karaca, yaban keçisi,
gazal, ahu, dağ koyunu.
6 Çatal ve yarık tırnaklı, geviş getiren
her hayvanın etini yiyebilirsiniz.
7 Ancak geviş getiren, çatal ve yarık
tırnaklı hayvanlardan etini yememeniz gerekenler şunlardır: Deve, tavşan, kaya
tavşanı. Bunlar geviş getirir, ama çatal tırnaklı değildir. Sizin için kirli
sayılırlar.
8 Domuz çatal tırnaklıdır, ama geviş
getirmez. Sizin için kirli sayılır. Bu hayvanların etini yemeyecek, leşine
dokunmayacaksınız.
9 "Suda yaşayan hayvanlardan
şunların etini yiyebilirsiniz: Pullu ve yüzgeçli canlıların etini
yiyebilirsiniz.
10 Ama pulsuz ve yüzgeçsiz canlıların
hiçbirini yemeyeceksiniz. Bunlar sizin için kirli sayılır.
11 "Temiz sayılan bütün kuşları
yiyebilirsiniz.
12 Etini yemeyeceğiniz kuşlar şunlardır:
Kartal, kuzu kartalı, kara akbaba,
13 çaylak, doğan türleri,
14 bütün karga türleri,
15 baykuş, puhu, martı, atmaca türleri,
16 kukumav, büyük baykuş, peçeli baykuş,
17 İshakkuşu, akbaba, karabatak,
18 leylek, balıkçıl türleri, ibibik, yarasa.
19 Bütün kanatlı böcekler sizin için kirli
sayılır. Hiçbirini yemeyeceksiniz.
20 Ama temiz sayılan kanatlı yaratıkların
tümünü yiyebilirsiniz.
21 "Kendiliğinden ölen hiçbir hayvanın
etini yemeyeceksiniz. Ölü hayvanı yemesi için kentlerinizde yaşayan bir
yabancıya verebilir ya da öteki yabancılara satabilirsiniz. Siz Tanrınız RAB
için kutsal bir halksınız. "Oğlağı anasının sütünde haşlamayın."
22 "Her yıl tarlalarınızda yetişen
ürünlerin ondalığını bir yana ayıracaksınız.
23 Tahılınızın, yeni şarabınızın,
zeytinyağınızın ondalığını, sığırlarınızın ve davarlarınızın ilk doğanlarını,
Tanrınız RAB'bin adını yerleştirmek için seçeceği yerde O'nun önünde
yiyeceksiniz. Bunu yapın ki, her zaman O'ndan korkmayı öğrenesiniz.
24 Tanrınız RAB'bin adını yerleştirmek için
seçeceği yer uzaksa, yol Tanrınız RAB'bin size verimli kıldığı ürünlerin
ondalığını oraya taşıyamayacak kadar uzunsa,
25 ondalığınızı gümüşe çevirin. Gümüşü alıp
Tanrınız RAB'bin seçeceği yere gidin.
26 Gümüşü dilediğiniz şekilde kullanın:
Sığır, davar, şarap, içki ya da canınızın istediği başka bir şey alın. Siz ve
aileniz orada, Tanrınız RAB'bin önünde yiyecek ve sevineceksiniz.
27 "Kentlerinizde yaşayan Levililer'i
yüzüstü bırakmayın. Onların sizin gibi payları ve mülkleri yoktur.
28 Her üç yılın sonunda, o yılın ürününün
bütün ondalığını getirip kentlerinizde toplayın.
29 Öyle ki, sizin gibi payları ve mülkleri
olmayan Levililer, kentlerinizde yaşayan yabancılar, öksüzler, dul kadınlar
gelsinler, yiyip doysunlar. Bunu yaparsanız, Tanrınız RAB el attığınız her işte
sizi kutsayacaktır."
BÖLÜM 15
1 "Her yedi yılın sonunda size
borçlu olanları bağışlayacaksınız.
2 Borçları bağışlama işini şöyle
yapacaksınız: Her alacaklı, komşusunun borcunu bağışlayacak. Borcun ödenmesi
için komşusunu ya da kardeşini zorlamayacak. Çünkü RAB'bin borçları bağışlama
yılı duyurulmuştur.
3 Yabancıdan borcunu alabilirsin. Ama
İsrailli kardeşinin borcunu bağışlayacaksın. 4-5 "Aranızda yoksul kimse
olmayacak. Tanrınız RAB'bin mülk edinmek için size vereceği ülkede Tanrınız RAB'bin
sözünü can kulağıyla dinler, bugün size bildirdiğim bütün bu buyruklara özenle
uyarsanız, O sizi kesinlikle kutsayacaktır.
6 Tanrınız RAB verdiği söz uyarınca sizi
kutsayacak. Siz birçok ulusa ödünç vereceksiniz, ama siz ödünç almayacaksınız.
Siz birçok ulusu yöneteceksiniz, ama onlar sizi yönetmeyecek.
7 "Tanrınız RAB'bin size vereceği
ülkenin herhangi bir kentinde yaşayan kardeşlerinizden biri yoksulsa,
yüreğinizi katılaştırmayın, yoksul kardeşinize elisıkı davranmayın.
8 Tersine, eliniz açık olsun;
gereksinimlerini karşılayacak kadar ona ödünç verin.
9 <Yedinci yıl, borçları bağışlama
yılı yakındır> diyerek yüreğinizde kötü düşünce barındırmaktan sakının. Öyle
ki, yoksul kardeşinize karşı elisıkı davranıp ona yardım etmekten
kaçınmayasınız. Yoksul kardeşiniz sizden RAB'be yakınabilir, siz de günah
işlemiş olursunuz.
10 Ona bol bol verin, verirken yüreğinizde
isteksizlik olmasın. Bundan ötürü Tanrınız RAB bütün işlerinizde ve el
attığınız her şeyde sizi kutsayacaktır.
11 Ülkede her zaman yoksullar olacak. Bunun
için, ülkenizde yaşayan kardeşlerinize, yoksullara, gereksinimi olanlara
eliaçık davranmanızı buyuruyorum."
12 "Eğer İbrani kardeşlerinizden bir
erkek ya da kadın size satılırsa, altı yıl size kölelik edecek, yedinci yıl onu
özgür bırakacaksınız.
13 Onu özgür bırakırken, eli boş
göndermeyin.
14 Ona davarlarınızdan, tahılınızdan,
şarabınızdan bol bol verin. Tanrınız RAB'bin sizi kutsadığı oranda ona
vereceksiniz.
15 Mısır'da köle olduğunuzu, Tanrınız
RAB'bin sizi kurtardığını anımsayın. Bu buyruğu bugün size bunun için
veriyorum.
16 "Eğer köleniz sizi ve ailenizi
seviyorsa, sizden hoşnutsa, <Yanınızdan ayrılmak istemiyorum> derse,
17 bir biz alıp kölenin kulak memesinden
sokarak kapıya geçirin; o zaman yaşam boyu köleniz olarak kalacaktır. Kadın kölelerinize
de aynı şeyi yapın.
18 Kölenizi özgür bırakınca üzülmemelisiniz.
Size hizmet ettiği bu altı yıl boyunca ücretli bir işçiden iki kat fazla iş
görmüştür. Tanrınız RAB yaptığınız her işte sizi kutsayacaktır."
19 "Sığır ve davarlarınızın içinde ilk
doğan her erkek hayvanı Tanrınız RAB'be ayıracaksınız. Sığırınızın ilk doğan
öküzüyle iş yapmayacak, sürünüzün ilk doğan koyununu kırkmayacaksınız.
20 Siz ve aileniz her yıl Tanrınız RAB'bin
önünde, O'nun seçeceği yerde onları yiyeceksiniz.
21 Bir hayvanın özürü varsa, topal ya da
körse, herhangi bir ciddi sakatlığı varsa, onu Tanrınız RAB'be kurban etmeyin.
22 Bu durumdaki hayvanları kentlerinizde
yiyebilirsiniz. Dinsel açıdan temiz ya da kirli kişi bunların etini ceylan ya
da geyik eti yer gibi yiyebilir.
23 Ancak kan yemeyeceksiniz. Kanı su gibi
toprağa akıtacaksınız."
BÖLÜM 16
1 "Aviv ayını tutun ve Tanrınız
RAB'bin Fısıh Bayramı'nı kutlayın. Tanrınız RAB Aviv ayında geceleyin sizi
Mısır'dan çıkardı.
2 Tanrınız RAB'bin adını yerleştirmek
için seçeceği yerde davarlardan, sığırlardan Fısıh kurbanlarını keseceksiniz.
3 Kurban etiyle birlikte mayalı ekmek
yemeyeceksiniz. Yedi gün mayasız ekmek - sıkıntıda yenilen ekmek- yiyeceksiniz.
Siz Mısır'dan aceleyle çıktınız. Öyle ki, yaşadığınız sürece Mısır'dan çıktığınız
günü anımsayasınız.
4 Yedi gün ülkenizin hiçbir yerinde maya
bulunmasın. Akşam kurban edeceğiniz hayvanların etinden ilk günün sabahına bir
şey bırakmayacaksınız.
5 "Fısıh kurbanlarını Tanrınız
RAB'bin size vereceği kentlerden birinde kesmeyeceksiniz;
6 ancak Tanrınız RAB'bin adını
yerleştirmek için seçeceği yerde keseceksiniz. Kurbanı orada akşam gün batınca,
Mısır'dan çıktığınız saatlerde keseceksiniz.
7 Eti Tanrınız RAB'bin seçeceği yerde
pişirip yiyeceksiniz. Sabah dönüp çadırlarınıza gideceksiniz.
8 Altı gün mayasız ekmek yiyeceksiniz.
Yedinci gün Tanrınız RAB için bir toplantı düzenleyecek ve iş
yapmayacaksınız."
9 "Ekin biçme zamanından başlayarak
yedi hafta sayacaksınız.
10 Sonra Tanrınız RAB'bin sizi kutsadığı
oranda vereceğiniz gönülden sunularla O'nun için Haftalar Bayramı'nı
kutlayacaksınız.
11 Tanrınız RAB'bin adını yerleştirmek için
seçeceği yerde, O'nun önünde, siz, oğullarınız, kızlarınız, erkek ve kadın
köleleriniz, kentlerinizde yaşayan Levililer, aranızdaki yabancılar, öksüzler,
dullar hep birlikte sevineceksiniz.
12 Mısır'da köle olduğunuzu anımsayın ve bu
kurallara uymaya dikkat edin."
13 "Tahılınızı ve asmanızın ürününü
topladıktan sonra yedi gün Çardak Bayramı'nı kutlayacaksınız.
14 Siz, oğullarınız, kızlarınız, erkek ve
kadın köleleriniz, kentlerinizde yaşayan Levililer, yabancılar, öksüzler,
dullar bu bayramda hep birlikte sevineceksiniz.
15 Tanrınız RAB'bin seçeceği yerde O'nun
için yedi gün bayramı kutlayacaksınız. Tanrınız RAB ürününüzün tümünü ve el
attığınız her işi kutsayacak. Böylece sevinciniz tam olacak.
16 "Bütün erkekleriniz yılda üç kez
-Mayasız Ekmek Bayramı'nda, Haftalar Bayramı'nda ve Çardak Bayramı'nda-
Tanrınız RAB'bin önünde bulunmak üzere O'nun seçeceği yere gitmeli. Kimse
RAB'bin önüne eli boş gitmemeli.
17 Her biriniz Tanrınız RAB'bin sizi
kutsadığı oranda armağanlar götürmeli."
18 "Tanrınız RAB'bin size vereceği
kentlerde her oymağınız için yargıçlar, yöneticiler atayacaksınız. Onlar halkı
gerçek adaletle yargılayacaklar.
19 Yargılarken haksızlık yapmayacak, kimseyi
kayırmayacaksınız. Rüşvet almayacaksınız. Çünkü rüşvet bilge kişinin gözlerini
kör eder, haklıyı haksız çıkarır.
20 Yaşamak ve Tanrınız RAB'bin size vereceği
ülkeyi miras almak için doğruluğun, yalnız doğruluğun ardınca gidin.
21 "Tanrınız RAB için yapacağınız
sunağın yanına ağaçtan bir Aşera putu dikmeyeceksiniz.
22 Tanrınız RAB'bin nefret ettiği dikili taş
dikmeyeceksiniz.
BÖLÜM 17
1 "Tanrınız RAB'be herhangi bir
özürü, kusuru olan sığır ya da koyun kurban etmeyeceksiniz. Tanrınız RAB bundan
tiksinir.
2 "Tanrınız RAB'bin size vereceği
kentlerin birinde aranızdan O'nun antlaşmasını çiğneyip gözünde kötü olanı
yapan bir erkek ya da kadın çıkar
3 ve buyruklarıma aykırı olarak gidip
başka ilahlara tapar, onların, güneşin, ayın ya da gök cisimlerinin önünde
eğilirse
4 ve bu olay size bildirilirse,
duyduklarınızı iyice araştırın. Duyduklarınız doğruysa ve bu iğrenç olayın
İsrail'de yapıldığı kanıtlanırsa,
5 bu kötülüğü yapan erkeği ya da kadını
kentinizin kapısına çıkarın ve taşa tutarak öldürün.
6 Ölmesi gereken, iki ya da üç kişinin
tanıklığıyla öldürülecek; bir kişinin tanıklığıyla öldürülmeyecek.
7 O kişiyi önce tanıklar, sonra bütün
halk taşa tutsun. Aranızdaki kötülüğü ortadan kaldırmalısınız.
8 "Eğer kentlerinizde adam öldürme,
dava, saldırı konusunda yargılamada sizi aşan sorunlarla karşılaşırsanız,
Tanrınız RAB'bin seçeceği yere gidin.
9 Sorunlarınızı Levili kâhinlere ve o
dönemde görevli yargıca götürüp soruşturun. Yargı kararını onlar size
bildirecekler.
10 RAB'bin seçeceği yerden size bildirilen
karara uymalı, size verilen öğüdü tutmaya dikkat etmelisiniz.
11 Size öğretilen yasa ve verilen karar
uyarınca davranın. Size bildirilenin dışına çıkmayın.
12 Orada, Tanrınız RAB'bin önünde görev
yapan kâhini ya da yargıcı kim dinlemeyip saygısızlık ederse öldürülmeli.
İsrail'den kötülüğü atmalısınız.
13 Bütün halk bunu duyup korkacak, bir daha
saygısızlık etmeye kalkışmayacaktır."
14 "Tanrınız RAB'bin size vereceği
ülkeye girip orayı mülk edinerek yerleştiğinizde ve, <Çevremizdeki ulusların
tümü gibi biz de başımıza bir kral atayalım> dediğinizde,
15 atayacağınız kral Tanrınız RAB'bin
seçtiği kişi olmalıdır. Atayacağınız kral kendi kardeşlerinizden biri olmalı.
Soydaşlarınızdan olmayan birini, bir yabancıyı kral seçmeyeceksiniz.
16 Kral çok sayıda at edinmemeli, daha çok
at satın almak için halkı Mısır'a göndermemeli. Çünkü RAB size, <Bir daha o
yoldan dönmeyeceksiniz> dedi.
17 Atayacağınız kral yüreğinin RAB'den
sapmaması için çok kadın edinmemeli, büyük ölçüde altın, gümüş biriktirmemeli.
18 "Kral tahtına oturunca, Levili
kâhinlerin koruması altındaki Kutsal Yasa'nın bir örneğini kendisi bir kitaba
yazacak.
19 Bu yasa örneğini yanında bulunduracak,
yaşamı boyunca her gün onu okuyacak. Öyle ki, Tanrısı RAB'den korkmayı, bu
yasanın bütün sözlerine ve kurallarına uymayı öğrensin;
20 kendini kardeşlerinden üstün saymasın,
yasanın dışına çıkmasın; kendinin ve soyunun krallığı İsrail'de uzun yıllar
sürsün."
BÖLÜM 18
1 "Levili kâhinlerin, bütün Levi
oymağının öbür İsrailliler gibi payı ve mülkü olmayacak. RAB için yakılan
sunularla, RAB'be düşen payla geçinecekler.
2 Kardeşleri arasında mülkleri olmayacak.
RAB'bin onlara verdiği söz uyarınca, RAB'bin kendisi onların mirası olacak.
3 "Halktan sığır ya da koyun kurban
edenlerin kâhinlere vereceği pay şu olacak: Kol, çene, işkembe.
4 Tahılınızın, yeni şarabınızın,
zeytinyağınızın ilk ürününü ve koyunlarınızdan kırktığınız ilk yünü kâhine
vereceksiniz.
5 Çünkü Tanrınız RAB, önünde dursunlar,
her zaman adıyla hizmet etsinler diye bütün oymaklarınız arasından onu ve
oğullarını seçti.
6 "Eğer bir Levili, yaşadığı
herhangi bir İsrail kentinden RAB'bin seçeceği yere kendi isteğiyle gelirse,
7 orada Tanrısı RAB'bin önünde duran
Levili kardeşleri gibi RAB'bin adıyla hizmet edebilir.
8 Aile mülkünün satışından eline geçen
para dışında, eşit pay olarak bölüşecekler."
9 "Tanrınız RAB'bin size vereceği
ülkeye girdiğinizde, oradaki ulusların iğrenç törelerini öğrenip uygulamayın.
10-11 Aranızda oğlunu ya da kızını ateşte kurban
eden, falcı, büyücü, muskacı, medyum, ruh çağıran ya da ölülerin ruhlarına
danışan kimse olmasın.
12 Çünkü RAB bunları yapanlardan tiksinir.
Tanrınız RAB, bu iğrenç töreleri yüzünden bu ulusları önünüzden kovacaktır.
13 Tanrınız RAB'bin önünde yetkin
olun." karşılığı olarak kullanılıyor. Bu 3 terim falcılığın değişik
türlerini içerir.
14 "Ülkelerini alacağınız uluslar
büyücülerin, falcıların öğüdüne kulak verirler. Ama Tanrınız RAB buna izin
vermiyor.
15 Tanrınız RAB size aranızdan, kendi
kardeşlerinizden benim gibi bir peygamber çıkaracak. Onu dinleyin.
16 Horev'de toplandığınız gün Tanrınız
RAB'den şunu dilemiştiniz: <Bir daha ne Tanrımız RAB'bin sesini duyalım, ne
de o büyük ateşi görelim, yoksa ölürüz.>
17 RAB bana, <Söyledikleri doğrudur>
dedi.
18 <Onlara kardeşleri arasından senin
gibi bir peygamber çıkaracağım. Sözlerimi onun ağzından işiteceksiniz.
Kendisine buyurduklarımın tümünü onlara bildirecek.
19 Adıma konuşan peygamberin ilettiği
sözleri dinlemeyeni ben cezalandıracağım.
20 Ancak, kendisine buyurmadığım bir sözü
benim adıma söylemeye kalkışan ya da başka ilahlar adına konuşan peygamber
öldürülecektir.>
21 "<Bir sözün RAB'den olup
olmadığını nasıl bilebiliriz?> diye düşünebilirsiniz.
22 Eğer bir peygamber RAB'bin adına konuşur,
ama konuştuğu söz yerine gelmez ya da gerçekleşmezse, o söz RAB'den değildir.
Peygamber saygısızca konuşmuştur. Ondan korkmayın."
BÖLÜM 19
1 "Tanrınız RAB ülkelerini size
vereceği ulusları yok ettiğinde ve siz bu ülkeleri mülk edinip kentlerine ve
evlerine yerleştiğinizde,
2 Tanrınız RAB'bin mülk edinmek için size
vereceği ülkenin ortasında kendiniz için üç kent ayıracaksınız.
3 Bu kentlere giden yollar yapacak,
Tanrınız RAB'bin mülk olarak size vereceği ülkeyi üç bölgeye ayıracaksınız.
Öyle ki, birini öldüren bu kentlerden birine kaçabilsin.
4 "Birini öldürüp de canını
kurtarmak için oraya kaçan kişiyle ilgili kural şudur: Biri, önceden kin
beslemediği komşusunu istemeyerek öldürürse,
5 örneğin odun kesmek üzere komşusuyla
ormana gidip ağacı kesmek için baltayı vurduğunda balta demiri saptan çıkar, komşusuna
çarpar, komşusu ölürse, ölüme neden olan kişi bu kentlerden birine kaçıp canını
kurtarsın.
6 Yoksa ölenin öcünü almak isteyen,
öfkeyle öldürenin peşine düşebilir, yol uzunsa yetişip onu öldürebilir. Oysa
öldüren kişi, öldürdüğü kişiye karşı önceden bir kini olmadığından, ölümü hak
etmemiştir.
7 Kendinize üç kent ayırın dememin nedeni
budur.
8-9 "Tanrınız RAB'bi sevmek, her zaman
O'nun yollarında yürümek için bugün size bildirdiğim bütün bu buyruklara
uyarsanız, Tanrınız RAB atalarınıza içtiği ant uyarınca sınırınızı genişletir
ve onlara söz verdiği bütün ülkeyi size verirse, kendinize üç kent daha ayırın.
10 Öyle ki, Tanrınız RAB'bin mülk olarak
size vereceği ülkede suçsuz kanı dökülmesin ve siz de kan dökmekten suçlu
olmayasınız.
11 "Komşusuna kin besleyen biri pusuya
yatar, saldırıp onu öldürür, sonra da bu kentlerden birine kaçarsa,
12 kentinin ileri gelenleri peşinden adam
gönderip onu kaçtığı kentten geri getirecekler. Öldürülmesi için, ölenin öcünü
almak isteyen kişiye teslim edecekler.
13 Ona acımayacaksınız. İsrail'i suçsuz kanı
dökme günahından arındırmalısınız ki, üzerinize iyilik gelsin.
14 "Tanrınız RAB'bin mülk edinmek için
size vereceği ülkede payınıza düşen mirasta komşunuzun önceden belirlenen
sınırını değiştirmeyeceksiniz."
15 "Herhangi bir suç ya da günah
konusunda birini suçlu çıkarmak için bir tanık yetmez. Her sorun iki ya da üç
tanığın tanıklığıyla açıklığa kavuşturulacaktır.
16 "Eğer yalancı bir tanık kötü amaçla
birini suçlarsa,
17 aralarında sorun olan iki kişi RAB'bin
önünde kâhinlerin ve o dönemde görevli yargıçların önüne çıkarılmalı.
18 Yargıçlar sorunu iyice araştıracaklar.
Eğer tanığın kardeşine karşı yalancı tanıklık yaptığı ortaya çıkarsa,
19 kardeşine yapmayı tasarladığını kendisine
yapacaksınız. Aranızdaki kötülüğü ortadan kaldırmalısınız.
20 Geri kalanlar olup bitenleri duyup
korkacaklar; bir daha aranızda buna benzer kötü bir şey yapmayacaklar.
21 Acımayacaksınız: Cana can, göze göz, dişe
diş, ele el, ayağa ayak."
BÖLÜM 20
1 "Düşmanlarınızla savaşmaya
gittiğinizde, atlar, savaş arabaları ve sizden daha kalabalık bir ordu
görürseniz onlardan korkmayın. Sizi Mısır'dan çıkaran Tanrınız RAB sizinledir.
2 Savaşa başlamadan önce kâhin gelip
askerlere seslenecek.
3 Onlara şöyle diyecek: <Ey
İsrailliler, dinleyin! Bugün düşmanlarınızla savaşmaya gidiyorsunuz.
Cesaretinizi yitirmeyin, korkmayın. Onlardan yılmayın, ürkmeyin.
4 Çünkü sizi zafere kavuşturmak üzere
sizinle birlikte düşmanlarınıza karşı savaşmaya gelen Tanrınız RAB'dir.>
5 "Görevliler askerlere şöyle
diyecekler: <Yeni ev yapıp da içinde oturmayan biri var mı? Evine geri
dönsün. Yoksa savaşta ölebilir, evine bir başkası yerleşir.
6 Bağ dikip de üzümünü toplamayan var mı?
Evine dönsün. Olur ya, savaşta ölür, üzümü bir başkası toplar.
7 Bir kızla nişanlanıp da evlenmeyen var
mı? Evine dönsün. Belki savaşta ölür, kızı başka biri alır.>
8 "Görevliler konuşmalarını şöyle
sürdürecekler: <Aranızda korkan, cesaretini yitiren var mı? Evine dönsün.
Öyle ki, kardeşlerinin yürekleri onunki gibi ürpermesin.>
9 Görevliler askerlere seslenmeyi
bitirince, orduya komutanlar atayacaklar.
10 "Bir kente saldırmadan önce, kent
halkına barış önerin.
11 Barış önerinizi benimser, kapılarını size
açarlarsa, kentte yaşayanların tümü sizin için angaryasına çalışacak, size
hizmet edecekler.
12 Ama barış önerinizi geri çevirir, sizinle
savaşmak isterlerse, kenti kuşatın.
13 Tanrınız RAB kenti elinize teslim edince,
orada yaşayan bütün erkekleri kılıçtan geçirin.
14 Kadınları, çocukları, hayvanları ve
kentteki her şeyi yağmalayabilirsiniz. Tanrınız RAB'bin size verdiği düşman
malını kullanabilirsiniz.
15 Yakınınızdaki uluslara ait olmayan sizden
çok uzak kentlerin tümüne böyle davranacaksınız.
16 "Ancak Tanrınız RAB'bin miras olarak
size vereceği bu halkların kentlerinde soluk alan hiçbir canlıyı
yaşatmayacaksınız.
17 Tanrınız RAB'bin size buyurduğu gibi,
onları -Hitit, Amor, Kenan, Periz, Hiv ve Yevus halklarını- tümüyle yok
edeceksiniz.
18 Öyle ki, ilahlarına taparken yaptıkları
iğrençliklere uymayı size öğretemesinler, siz de Tanrınız RAB'be karşı günah
işlemeyesiniz.
19 "Bir kentle savaşırken, kenti ele
geçirmek için kuşatma uzun sürerse, ağaçlarına balta vurup yok etmeyeceksiniz.
Ağaçların ürünlerini yiyebilirsiniz, ama onları kesmeyeceksiniz. Çünkü kırdaki
ağaçlar insan değil ki kuşatma altına alasınız.
20 Yalnız ürün vermediğini bildiğiniz
ağaçları kesip yok edebilirsiniz. Sizinle savaşan kenti ele geçirene dek
kesilen ağaçları kuşatma işinde kullanabilirsiniz."
BÖLÜM 21
1 "Tanrınız RAB'bin mülk edinmek
için size vereceği ülkede, kırda yere düşmüş, kimin öldürdüğü bilinmeyen birini
görürseniz,
2 ileri gelenleriniz ve yargıçlarınız
gidip ölünün çevredeki kentlere olan uzaklığını ölçsünler.
3 Ölüye en yakın kentin ileri gelenleri
işe koşulmamış, boyunduruk takmamış bir düve alacaklar.
4 Düveyi toprağı sürülmemiş, ekilmemiş ve
içinde sürekli akan bir dere olan bir vadiye getirecekler. Orada, derede
düvenin boynunu kıracaklar.
5 Levili kâhinler de oraya gidecek. Çünkü
Tanrınız RAB, onları kendisine hizmet etsinler, O'nun adıyla kutsasınlar diye
seçti. Kavga, saldırı davalarına da onlar bakacak.
6 Ölüye en yakın kentin ileri gelenleri,
derede boynu kırılan düvenin üzerinde ellerini yıkayacaklar.
7 Sonra şöyle bir açıklama yapacaklar:
<Bu kanı ellerimiz dökmedi, kimin yaptığını gözlerimiz de görmedi.
8 Ya RAB, kurtardığın halkın
İsrailliler'i bağışla. Halkını dökülen suçsuz kanından sorumlu tutma.>
Böylece kan dökme günahından bağışlanacaklar.
9 RAB'bin gözünde doğru olanı yapmakla,
suçsuz kanı dökme günahından arınacaksınız."
10 "Düşmanlarınızla savaşmaya
çıktığınızda ve Tanrınız RAB onları elinize teslim ettiğinde, tutsaklar alır ve
11 aralarında sevdiğiniz güzel bir kadın
görürseniz, onu kendinize eş olarak alabilirsiniz.
12 Onu evinize götürün. Başını tıraş etsin,
tırnaklarını kessin.
13 Üzerinden tutsaklık giysilerini çıkarsın.
Evinizde otursun. Anne babası için bir ay yas tutsun. Sonra kadını alan kişi
onunla yatabilir. Erkek ona koca, kadın da ona karı olacak.
14 Kadından hoşnut kalmazsa, onu özgür
bıraksın. Kadınla yattığı için onu parayla satmasın, ona köle gibi
davranmasın."
15 "Eğer bir adamın iki karısı varsa,
birini seviyor, öbüründen hoşlanmıyorsa; iki kadın da kendisine oğullar
doğurmuşsa; ilk oğul hoşlanmadığı kadının oğluysa;
16 adam malını miras olarak oğullarına
bölüştürdüğü gün sevdiği kadının oğlunu kayırıp ona ilk oğulluk hakkını
veremez.
17 Hoşlanmadığı kadının oğlunu ilk doğan
oğul olarak tanıyacak ve ona bütün malından iki pay verecektir. Çünkü bu oğul
babasının gücünün ilk ürünüdür. İlk oğulluk hakkı onun olacak."
18 "Eğer bir adamın dikbaşlı,
başkaldıran, annesinin ve babasının sözünü dinlemeyen, onların tedibine
aldırmayan bir oğlu varsa,
19 annesiyle babası onu tutup kent kapısında
görev yapan kent ileri gelenlerine götürecekler.
20 Onlara şöyle diyecekler: <Oğlumuz dikbaşlı,
başkaldıran bir çocuktur. Sözümüzü dinlemiyor. Savurgan ve içkicidir. >
21 Bunun üzerine kentin bütün erkekleri onu
taşlayarak öldürecekler. Aranızdaki kötülüğü ortadan kaldıracaksınız. Bütün
İsrailliler bunu duyup korkacaklar."
22 "Eğer bir adam bir günahtan ötürü
ölüm cezasına çarptırılıp öldürülür ve ölüsü ağaca asılırsa,
23 ölüyü gece ağaçta asılı bırakmamalısınız.
O gün kesinlikle gömmelisiniz. Asılan kişi Tanrı tarafından lanetlenmiştir.
Tanrınız RAB'bin mülk olarak size vereceği ülkeyi kirletmeyeceksiniz.
BÖLÜM 22
1 "Kardeşinin yolunu yitirmiş
sığırını ya da koyununu görünce, onları görmezlikten gelme. Sığırı ya da koyunu
kesinlikle kardeşine geri götüreceksin.
2 Kardeşin sana uzaksa ya da hayvanın
kime ait olduğunu bilmiyorsan evine götür. Kardeşin sığırını ya da koyununu
aramaya çıkıncaya dek hayvan evinde kalsın. Sonra ona geri verirsin.
3 Kardeşinin eşeğini, giysisini ya da
yitirdiği başka bir şeyini gördüğünde, aynı biçimde davranacaksın. Görmezlikten
gelmeyeceksin.
4 "Kardeşinin eşeğini ya da sığırını
yolda düşmüş gördüğünde, görmezlikten gelme. Hayvanı ayağa kaldırması için
kesinlikle kardeşine yardım edeceksin.
5 "Kadınlar erkek giysisi, erkekler
de kadın giysisi giymesin. Tanrınız RAB bu gibi şeyleri yapanlardan tiksinir.
6 "Yolda rastlantıyla ağaçta ya da
yerde bir kuş yuvası görürseniz, ana kuş yavruların ya da yumurtaların üzerinde
oturuyorsa, anayı yavrularıyla birlikte almayacaksınız.
7 Yavruları kendiniz için alabilirsiniz,
ama anayı kesinlikle özgür bırakacaksınız. Öyle ki, üzerinize iyilik gelsin ve
ömrünüz uzun olsun.
8 "Yeni bir ev yaparken, dama
korkuluk yapacaksın. Öyle ki, biri damdan düşüp ölürse ailen sorumlu
sayılmasın.
9 "Bağına iki çeşit tohum
ekmeyeceksin. Yoksa ektiğin tohumun da bağın da ürününü kullanamazsın.
10 "Çift sürmek için eşeği öküzle
birlikte koşmayacaksın.
11 "Yünle ketenden dokunmuş karışık
kumaştan giysi giymeyeceksin.
12 "Giysinin dört yerine püskül
dikeceksin."
13 "Bir adam bir kadın alır, yattıktan
sonra ondan hoşlanmazsa,
14 ona suç yükler, adını kötüler, <Bu
kadınla evlendim ama onunla yatınca erden olmadığını gördüm> derse,
15 kadının annesiyle babası kızlarının erden
olduğuna ilişkin kanıtı alıp kapıda görevli kent ileri gelenlerine
getirecekler.
16-17 Kadının babası ileri gelenlere, <Kızımı bu
adamla evlendirdim ama o kızımdan hoşlanmıyor> diyecek, <Şimdi kızımı
suçluyor, onun erden olmadığını söylüyor. İşte kızımın erden olduğunun
kanıtı!> Sonra anne-baba kızlarının erden olduğunu kanıtlayan yatak
çarşafını ileri gelenlerin önüne serip gösterecekler.
18 Kent ileri gelenleri de adamı
cezalandıracaklar.
19 Ceza olarak ondan yüz gümüş alıp kadının
babasına verecekler. Çünkü adam İsrailli bir erden kızın adını kötülemiştir.
Kadın adamın karısı kalacak ve adam yaşamı boyunca onu boşayamayacaktır.
20 "Ancak bu sav doğruysa, kızın erden
olduğuna ilişkin bir kanıt bulunamazsa,
21 kızı baba evinin kapısına çıkaracaklar.
Kent halkı taşlayarak kızı öldürecek. Babasının evindeyken fuhuş yapmakla
İsrail'de iğrençlik yapmıştır. Aranızdaki kötülüğü ortadan kaldıracaksınız.
22 "Eğer bir adam başka birinin
karısıyla yatarken yakalanırsa, hem kadınla yatan adam, hem kadın, ikisi de
öldürülecek. İsrail'den kötülüğü atacaksınız.
23 "Eğer bir adam kentte başka biriyle
nişanlı erden bir kızla karşılaşır ve onunla yatarsa,
24 ikisini de kentin kapısına götürecek,
taşlayarak öldüreceksiniz. Çünkü kız kentte olduğu halde yardım istemek için
bağırmadı; adam da komşusunun karısıyla ilişki kurdu. Aranızdaki kötülüğü
ortadan kaldıracaksınız.
25 "Eğer bir adam kırda nişanlı bir kızla
karşılaşır, onu yakalayıp tecavüz ederse, yalnız tecavüz eden adam öldürülecek.
26 Kıza hiçbir şey yapmayacaksınız. Çünkü
kızın ölümü hak edecek bir günahı yoktur. Bu, komşusuna saldırıp onu öldüren
adamın davasına benzer.
27 Adam kızı kırda gördüğünde nişanlı kız
bağırmışsa da onu kurtaran olmamıştır.
28 "Eğer bir adam nişanlı olmayan erden
bir kızla karşılaşır, tutup onunla yatarsa ve bu ortaya çıkarsa,
29 kızla yatan adam kızın babasına elli
gümüş verecek. Kıza tecavüz ettiği için onu karı olarak alacak ve yaşamı
boyunca onu boşayamayacaktır.
30 "Kimse babasının karısını almayacak,
babasının evlilik yatağına leke sürmeyecektir."
BÖLÜM 23
1 "Erkeklik bezi ezilmiş ya da
erkeklik organı kesilmiş kişi RAB'bin topluluğuna girmeyecek.
2 "Yasa dışı doğan biri RAB'bin
topluluğuna girmeyecek. Soyundan gelenler de onuncu kuşağa dek RAB'bin
topluluğuna girmeyecektir.
3 "Ammonlu ya da Moavlı biri RAB'bin
topluluğuna girmeyecek. Onların soyundan gelenler de onuncu kuşağa dek asla
RAB'bin topluluğuna girmeyecek.
4 Mısır'dan çıktığınızda yolda sizi ekmek
ve suyla karşılamadılar. Aram- Naharayim'deki Petor Kenti'nden Beor oğlu
Balam'ı size lanet okuması için ücretle tuttular.
5 Ne var ki Tanrınız RAB Balam'ı dinlemek
istemedi. Sizin için laneti kutsamaya çevirdi. Çünkü Tanrınız RAB sizi seviyor.
6 Kuşaklar boyunca onların esenliği ve
iyiliği için çalışmayın.
7 "Edomlular'dan iğrenmeyeceksiniz.
Onlar kardeşinizdir. Mısırlılar'dan da iğrenmeyeceksiniz. Çünkü onların
ülkesinde yabancı olarak yaşadınız.
8 Onlardan doğan üçüncü kuşak çocuklar
RAB'bin topluluğuna girebilir."
9 "Düşmanlarınızla savaşmak üzere
ordugah kurduğunuzda, her kötülükten sakınacaksınız.
10 Aranızda gece menisi boşaldığı için
dinsel açıdan kirli biri varsa, ordugahın dışına çıkıp orada kalsın.
11 Akşama doğru yıkansın, gün batımında
ordugaha dönsün.
12 "İhtiyaçlarınızı gidermek için
ordugahın dışında bir yeriniz olmalı.
13 Donatımınız arasında yeri kazmak için bir
gereç bulunsun. İhtiyacınızı gidereceğiniz zaman bir çukur kazın, sonra da
dışkınızı örtün.
14 Tanrınız RAB sizi kurtarmak ve
düşmanlarınızı elinize teslim etmek için ordugahın ortasında dolaşır.
Ordugahınız kutsal olsun ki, RAB aranızda yakışıksız bir şey görüp sizden
ayrılmasın."
15 "Efendisinden kaçıp size sığınan
köleyi efendisine teslim etmeyeceksiniz.
16 Bırakın kendi seçeceği yerde, beğendiği
bir kentte aranızda yaşasın. Ona baskı yapmayacaksınız.
17 "Putperest törenlerinde fuhuş yapan
İsrailli bir kadın ya da erkek olmasın.
18 Fuhuş yapan kadın ya da erkeğin kazancını
adak olarak Tanrınız RAB'bin Tapınağı'na götürmeyeceksiniz. İkisi de Tanrınız
RAB'bin gözünde iğrençtir.
19 "Kardeşinize para, yiyecek ya da
faiz getiren başka bir şey ödünç verdiğinizde, ondan faiz almayacaksınız.
20 Yabancıdan faiz alabilirsiniz ama
kardeşinizden almayacaksınız. Böyle yapın ki, mülk edinmek için gideceğiniz
ülkede el attığınız her işte Tanrınız RAB sizi kutsasın.
21 "Tanrınız RAB'be bir dilek adağı
adadığınızda yerine getirmeyi savsaklamayın. Tanrınız RAB sizden kesinlikle
bunu isteyecektir. Yerine getirmezseniz size günah sayılacaktır.
22 Ama adak adamaktan çekinirsen günah
sayılmaz.
23 Ağzınızdan çıkanı yapmaya dikkat edin.
Çünkü Tanrınız RAB'be adağı gönülden adadınız.
24 "Komşunuzun bağına girdiğinizde
doyuncaya dek üzüm yiyebilirsiniz, ama torbanıza koymayacaksınız.
25 Komşunuzun ekin tarlasına girdiğinizde
elinizle başak koparabilirsiniz, ama ekinlere orak salmayacaksınız.
BÖLÜM 24
1 "Eğer bir adam evlendiği kadında
yakışıksız bir şey bulur, bundan ötürü ondan hoşlanmaz, boşanma belgesi yazıp
ona verir ve onu evinden kovarsa,
2 kadın adamın evinden ayrıldıktan sonra
başka biriyle evlenirse,
3 ikinci kocası da ondan hoşlanmaz,
boşanma belgesi yazıp verir, onu evinden kovarsa ya da ikinci adam ölürse,
4 kadını boşayan ilk kocası onunla
yeniden evlenemez. Çünkü kadın kirlenmiştir. Bu RAB'bin gözünde iğrençtir.
Tanrınız RAB'bin mülk olarak size vereceği ülkeyi günaha sürüklemeyin.
5 "Yeni evli bir adam savaşa
gitmeyecek, ona herhangi bir görev verilmeyecek. Bir yıl özgürce evinde kalıp
karısını mutlu edecek.
6 "Rehin olarak ne değirmeni, ne de
üst taşını alın. Bunu yapmakla adamın yaşamını rehin almış olursunuz.
7 "İsrailli kardeşlerinden birini
kaçırıp ona kötü davranan ya da onu satan adam yakalanırsa ölmeli. Aranızdaki
kötülüğü ortadan kaldıracaksınız.
8 "Deri hastalığı konusunda, Levili
kâhinlerin size bütün öğrettiklerini yapmaya çok dikkat edin. Onlara verdiğim
buyruklara özenle uyun.
9 Siz Mısır'dan çıktıktan sonra Tanrınız
RAB'bin yolda Miryam'a neler yaptığını anımsayın.
10 "Komşuna herhangi bir şey ödünç
verdiğinde, vereceği rehini almak için onun evine girmeyeceksin.
11 Dışarıda bekleyeceksin. Ödünç verdiğin
kişi rehini kendisi sana getirsin.
12 Eğer yoksul biriyse, onun rehini elinde
olduğu sürece yatağa girmeyeceksin.
13 Ondan aldığın giysiyi gün batımında ona
kesinlikle geri vereceksin ki, onunla yatabilsin. O da seni kutsayacak. Bu
yaptığın, Tanrın RAB'bin önünde sana doğruluk sayılacak.
14 "Ücretle çalışan, gereksinimi olan,
yoksul bir soydaşınızı ya da kentlerinizin birinde yaşayan bir yabancıyı
sömürmeyeceksiniz.
15 Ücretini her gün, güneş batmadan
ödeyeceksiniz. Yoksul olduğu için güvencesi odur. Yoksa sana karşı RAB'be
haykırır ve sen de günah işlemiş sayılırsın.
16 "Ne babalar çocuklarının günahından
ötürü öldürülecek, ne de çocuklar babalarının. Herkes kendi günahı için
öldürülecek.
17 "Yabancıya ya da öksüze haksızlık
etmeyeceksiniz. Dul kadının giysisini rehin almayacaksınız.
18 Mısır'da köle olduğunuzu, Tanrınız
RAB'bin sizi oradan kurtardığını anımsayın. Bunun için böyle davranmanızı
buyuruyorum.
19 "Tarlanızdaki ekini biçtiğinizde,
gözden kaçan bir demet olursa, almak için geri dönmeyin. Onu yabancıya, öksüze,
dul kadına bırakın. Öyle ki, Tanrınız RAB el attığınız her işte sizi kutsasın.
20 Zeytin ağaçlarınızı dövüp ürününü
topladığınızda, dallarda kalanı toplamak için geri dönmeyeceksiniz. Kalanları
yabancıya, öksüze, dul kadına bırakacaksınız.
21 Bağbozumunda artakalan üzümleri toplamak
için geri dönmeyeceksiniz. Yabancıya, öksüze, dul kadına bırakacaksınız.
22 Mısır'da köle olduğunuzu anımsayın. Bunun
için böyle davranmanızı buyuruyorum.
BÖLÜM 25
1 "Kişiler arasında bir sorun
çıktığında, taraflar mahkemeye gittiğinde, yargıçlar davaya bakacak; suçsuzu
aklayacak, suçluyu cezaya çarptıracaklar.
2 Eğer suçlu kişi kamçılanmayı hak ettiyse,
yargıç onu yere yatırtacak ve önünde suçu oranında sayıyla kamçılatacak.
3 Suçluya kırk kırbaçtan fazla
vurulmamalı. Kırbaç sayısı kırkı aşarsa, kardeşiniz gözünüzde aşağılanabilir.
4 "Harman döven öküzün ağzını
bağlamayacaksın.
5 "Birlikte oturan kardeşlerden biri
oğlu olmadan ölürse, ölenin dulu aile dışından biriyle evlenmemeli. Ölenin
kardeşi dul kalan kadına gidecek. Onu kendine karı olarak alacak, ona
kayınbiraderlik görevini yapacak.
6 Kadının doğuracağı ilk oğul, ölen
kardeşin adını sürdürsün. Öyle ki, ölenin adı İsrail'den silinmesin.
7 Ama adam kardeşinin dul karısıyla
evlenmek istemiyorsa, dul kadın kent kapısında görev yapan ileri gelenlere
gidip şöyle diyecek: <Kayınbiraderim İsrail'de kardeşinin adını yaşatmayı
kabul etmiyor. Bana kayınbiraderlik görevini yapmak istemiyor.>
8 Kentin ileri gelenleri adamı çağırıp
onunla konuşacaklar. Eğer adam, <Onunla evlenmek istemiyorum> diye
üstelerse,
9 kardeşinin dul karısı ileri gelenlerin
önünde adamın yanına gidecek, onun ayağındaki çarığı çıkaracak, yüzüne
tükürecek ve, <Kardeşine soy yetiştirmek istemeyen adama böyle yapılır>
diyecek.
10 Adamın soyu İsrail'de <Çarığı
çıkarılanın soyu> diye bilinecek.
11 "Eğer iki adam kavgaya tutuşur da
birinin karısı kocasını dövenin elinden kurtarmak için gelip elini uzatır, öbür
adamın erkeklik organını tutarsa,
12 kadının elini keseceksiniz; ona
acımayacaksınız.
13 "Torbanızda biri ağır, öbürü hafif
iki türlü tartı olmayacak.
14 Evinizde biri büyük, öbürü küçük iki
türlü ölçü olmayacak.
15 Tartınız da ölçünüz de eksiksiz ve doğru
olacak. Öyle ki, Tanrınız RAB'bin size vereceği ülkede ömrünüz uzun olsun.
16 Tanrınız RAB bunları yapandan da,
haksızlık edenden de tiksinir. ölçek.
17 "Siz Mısır'dan çıktıktan sonra
Amalekliler'in yolda size neler yaptığını anımsayın.
18 Siz yorgun ve bitkinken yolda size
saldırdılar; geride kalan bütün güçsüzleri öldürdüler. Tanrı'dan korkmadılar.
19 Tanrınız RAB mülk edinmek için miras
olarak size vereceği ülkede sizi çevrenizdeki bütün düşmanlardan kurtarıp
rahata kavuşturunca, Amalekliler'in anısını gökler altından sileceksiniz. Bunu
unutmayın!"
BÖLÜM 26
1 "Tanrınız RAB'bin miras olarak
size vereceği ülkeye girip orayı mülk edinerek yerleştiğinizde,
2 Tanrınız RAB'bin size vereceği ülkenin
topraklarından topladığınız bütün ürünlerin ilk yetişenlerini alıp sepete
koyacaksınız. Sonra Tanrınız RAB'bin adını yerleştirmek için seçeceği yere
gideceksiniz.
3 O dönemde görevli kâhine gidip,
<RAB'bin bize ant içerek atalarımıza söz verdiği ülkeye geldiğimi Tanrın
RAB'be bugün bildiriyorum> diyeceksiniz.
4 Kâhin sepeti elinizden alıp Tanrınız
RAB'bin sunağının önüne koyacak.
5 Sonra Tanrınız RAB'bin önünde şu
açıklamayı yapacaksınız: <Babam göçebe bir Aramlı'ydı. Sayıca az kişiyle
Mısır'a gidip orada yaşamaya başladı. Orada büyük, güçlü, kalabalık bir ulus
oldu.
6 Mısırlılar bize kötü davranarak baskı
yaptılar. Bizi ağır işlere zorladılar.
7 Atalarımızın Tanrısı RAB'be yakardık.
RAB yakarışımızı duydu; çektiğimiz sıkıntıyı, emeği, bize yapılan baskıyı
gördü.
8 Bunun üzerine güçlü elle, kudretle,
büyük ve ürkütücü olaylarla, belirtilerle, şaşılası işlerle bizi Mısır'dan
çıkardı.
9 Bizi buraya getirdi; bu toprakları, süt
ve bal akan ülkeyi bize verdi.
10 Şimdi, ya RAB, bize verdiğin toprağın
ürününün ilk yetişenini getiriyorum.> Sonra sepeti Tanrınız RAB'bin önüne
koyup O'nun önünde yere kapanacaksınız.
11 Sizler, Levililer ve aranızda yaşayan
yabancılar Tanrınız RAB'bin size ve ailenize verdiği bütün iyi şeyler için
sevineceksiniz.
12 "Üçüncü yıl, ondalığı verme yılı,
bütün ürününüzün ondalığını bir yana ayırın. Ayırma işini bitirdiğinizde,
ondalığı Levililer'e, yabancılara, öksüzlere ve dul kadınlara vereceksiniz.
Öyle ki, onlar da kentlerinizde yiyip doysunlar.
13 Sonra Tanrınız RAB'be, <Bana
buyurduğun gibi, RAB'be ayırdıklarımı evden çıkarıp Levililer'e, yabancılara,
öksüzlere ve dul kadınlara verdim> diyeceksiniz, <Buyruklarından
ayrılmadım, hiç birini unutmadım.
14 Ne yas tutarken ayırdıklarımdan yedim, ne
dinsel açıdan kirliyken onlara dokundum, ne de ölülere sundum. Tanrım RAB'bin
sözüne kulak verdim. Bana bütün buyurduklarını yaptım.
15 Kutsal konutundan, göklerden aşağıya bak!
Halkın İsrail'i ve atalarımıza içtiğin ant uyarınca bize verdiğin ülkeyi, süt
ve bal akan ülkeyi kutsa.> "
16 "Bugün Tanrınız RAB bu kurallara,
ilkelere uymanızı buyuruyor. Onlara bütün yüreğinizle, canınızla uymaya dikkat
edin.
17 Bugün RAB'bin Tanrınız olduğunu, O'nun
yollarında yürüyeceğinizi, kurallarına, buyruklarına, ilkelerine uyacağınızı,
O'nun sözünü dinleyeceğinizi açıkladınız.
18 Bugün RAB, size verdiği söz uyarınca, öz
halkı olduğunuzu açıkladı. Bütün buyruklarına uyacaksınız.
19 Tanrınız RAB sizi övgüde, ünde, onurda
yarattığı bütün uluslardan üstün kılacağını, verdiği söz uyarınca kendisi için
kutsal bir halk olacağınızı açıkladı."
BÖLÜM 27
1 Musa ile İsrail ileri gelenleri halka
şöyle dediler: "Bugün size ilettiğim bütün buyruklara uyun.
2 Şeria Irmağı'ndan Tanrınız RAB'bin size
vereceği ülkeye geçince, büyük taşlar dikip kireçleyeceksiniz.
3 Atalarınızın Tanrısı RAB'bin size
verdiği söz uyarınca O'nun size vereceği ülkeye, süt ve bal akan ülkeye
girince, bu yasanın bütün sözlerini taşlara yazacaksınız.
4 Şeria Irmağı'ndan geçince, bugün size
buyurduğum gibi, bu taşları Eval Dağı'na dikip kireçleyeceksiniz.
5 Orada Tanrınız RAB'be taşlardan bir sunak
yapacaksınız. Bu taşlara demir alet uygulamayacaksınız.
6 Tanrınız RAB'bin sunağını yontulmamış
taşlardan yapacak, üzerinde Tanrınız RAB'be yakmalık sunular sunacaksınız.
7 Esenlik sunularını orada kesip yiyecek
ve Tanrınız RAB'bin önünde sevineceksiniz.
8 Taşlara bu yasanın bütün sözlerini
okunaklı bir biçimde yazacaksınız."
9 Sonra Musa ile Levili kâhinler bütün
İsrailliler'e, "Ey İsrail, sus ve kulak ver!" diye seslendiler,
"Bugün Tanrınız RAB'bin halkı oldunuz.
10 Tanrınız RAB'bin sözüne kulak verin,
bugün size ilettiğim buyruklarına, kurallarına uyun."
11 O gün Musa halka şöyle dedi:
12 "Şeria Irmağı'ndan geçince, halkı
kutsamak için Gerizim Dağı'nda duracak oymaklar şunlardır: Şimon, Levi, Yahuda,
İssakar, Yusuf, Benyamin.
13 Lanetlemek için Eval Dağı'nda şu oymaklar
duracak: Ruben, Gad, Aşer, Zevulun, Dan, Naftali.
14 Levililer bütün İsrail halkına yüksek
sesle şöyle diyecekler:
15 "<RAB'bin tiksindiği el işi oyma
ya da dökme put yapana ve onu gizlice dikene lanet olsun!> "Bütün halk,
<Amin!> diye karşılık verecek.
16 "<Annesine, babasına saygısızca
davranana lanet olsun!> "Bütün halk, <Amin!> diyecek.
17 "<Komşusunun sınırım değiştirene
lanet olsun!> "Bütün halk, <Amin!> diyecek.
18 "<Kör olanı yoldan saptırana
lanet olsun!> "Bütün halk, <Amin!> diyecek.
19 "<Yabancıya, öksüze, dul kadına
haksızlık edene lanet olsun!> "Bütün halk, <Amin!> diyecek.
20 "<Babasının karısıyla yatana
lanet olsun! Çünkü o babasının evlilik yatağına leke sürmüştür.> "Bütün
halk, <Amin!> diyecek.
21 "<Herhangi bir hayvanla cinsel
ilişki kurana lanet olsun!> "Bütün halk, <Amin!> diyecek.
22 "<Annesinden ya da babasından
olan kızkardeşiyle yatana lanet olsun!> "Bütün halk, <Amin!>
diyecek.
23 "<Kaynanasıyla yatana lanet
olsun!> "Bütün halk, <Amin!> diyecek.
24 "<Komşusunu gizlice öldürene
lanet olsun!> "Bütün halk, <Amin!> diyecek.
25 "<Suçsuz birini öldürmek için
rüşvet alana lanet olsun!> "Bütün halk, <Amin!> diyecek.
26 "<Bu yasanın sözlerine uymayan ve
onları onaylamayana lanet olsun!> "Bütün halk, <Amin!>
diyecek."
BÖLÜM 28
1 "Eğer Tanrınız RAB'bin sözünü
iyice dinler ve bugün size ilettiğim bütün buyruklarına uyarsanız, Tanrınız RAB
sizi yeryüzündeki bütün uluslardan üstün kılacaktır.
2 Tanrınız RAB'bin sözünü dinlerseniz, şu
bereketler üzerinize gelecek ve sizinle olacak:
3 "Kentte de tarlada da
kutsanacaksınız.
4 "Rahminizin meyvesi kutsanacak.
Toprağınızın ürünü, hayvanlarınızın dölü - sığırlarınızın buzağıları,
sürülerinizin kuzuları- bereketli olacak.
5 "Sepetiniz ve hamur tekneniz
bereketli olacak.
6 "İçeri girdiğinizde de dışarı
çıktığınızda da kutsanacaksınız.
7 "RAB size saldıran düşmanlarınızı
önünüzde bozguna uğratacak. Onlar size bir yoldan saldıracak, ama önünüzden
yedi yoldan kaçacaklar.
8 "RAB'bin buyruğuyla ambarlarınız
dolu olacak. El attığınız her işte RAB sizi kutsayacak. Tanrınız RAB size
vereceği ülkede sizi kutsayacak.
9 "Tanrınız RAB'bin buyruklarına
uyar, O'nun yollarında yürürseniz, RAB size içtiği ant uyarınca sizi kendisi
için kutsal bir halk olarak koruyacaktır.
10 Yeryüzündeki bütün uluslar RAB'be ait
olduğunuzu görecek, sizden korkacaklar.
11 RAB atalarınıza ant içerek size söz
verdiği ülkede bolluk içinde yaşamanızı sağlayacak: Rahminizin meyvesi
kutsanacak; hayvanlarınızın yavruları, toprağınızın ürünü verimli olacak.
12 RAB ülkenize yağmuru zamanında yağdırmak
ve bütün emeğinizi verimli kılmak için göklerdeki zengin hazinesini açacak.
Birçok ulusa ödünç vereceksiniz; siz ödünç almayacaksınız.
13 RAB sizi kuyruk değil baş yapacak. Eğer
bugün size ilettiğim Tanrınız RAB'bin buyruklarını dinler, onlara iyice
uyarsanız, altta değil, her zaman üstte olacaksınız.
14 Bugün size ilettiğim buyrukların dışına
çıkmayacak, başka ilahların ardınca gitmeyecek, onlara tapmayacaksınız."
15 "Ama Tanrınız RAB'bin sözünü
dinlemez, bugün size ilettiğim buyrukların, kuralların hepsine uymazsanız, şu
lanetler üzerinize gelecek ve size ulaşacak:
16 "Kentte de tarlada da lanetli
olacaksınız.
17 "Sepetiniz ve hamur tekneniz lanetli
olacak.
18 "Rahminizin meyvesi, toprağınızın
ürünü, sığırlarınızın buzağıları, sürülerinizin kuzuları lanetli olacak.
19 "İçeri girdiğinizde lanetli
olacaksınız; dışarı çıktığınızda da lanetli olacaksınız.
20 "RAB'be sırt çevirmekle yaptığınız
kötülükler yüzünden el attığınız her işte O sizi lanete uğratacak, şaşkına
çevirecek, paylayacak. Sonunda üzerinize yıkım gelecek ve çabucak yok
olacaksınız.
21 RAB, mülk edinmek için gideceğiniz ülkede
sizi yok edinceye dek salgın hastalıkla cezalandıracak.
22 Veremle, sıtmayla, iltihapla, yakıcı
sıcaklıkla, kuraklıkla, samyeliyle, küfle cezalandıracak. Siz yok oluncaya dek
bunlar sizi kovalayacak.
23 Başınızın üstündeki gök tunç, ayağınızın
altındaki yer demir olacak.
24 RAB siz yok oluncaya dek gökten yağmur
yerine ülkenize toz ve kum yağdıracak.
25 "RAB sizi düşmanlarınızın önünde
bozguna uğratacak. Onlara bir yoldan saldıracak, ama önlerinden yedi yoldan
kaçacaksınız. Yeryüzündeki bütün uluslar için dehşet verici bir örnek
olacaksınız.
26 Ölüleriniz bütün kuşlara, yabanıl
hayvanlara yem olacak; onları korkutup kaçıran kimse olmayacak.
27 RAB sizi iyileşemeyeceğiniz Mısır
çıbanıyla, urlarla, kaşıntıyla, uyuzla vuracak.
28 RAB sizi delilikle, körlükle, şaşkınlıkla
cezalandıracak.
29 Öğle vakti körlerin karanlıkta el
yordamıyla yürüdüğü gibi yürüyeceksiniz. Yaptığınız her şeyde başarısız olacak,
sürekli sıkıştırılacak, yağmalanacaksınız. Sizi kurtaran olmayacak.
30 "Bir kızla nişanlanacaksınız, ama
başka biri onunla yatacak. Ev yapacak ama içinde oturmayacaksınız. Bağ dikecek
ama üzümünü toplamayacaksınız.
31 Öküzünüz gözünüzün önünde kesilecek ama
etini yemeyeceksiniz. Eşeğiniz zorla sizden alınacak, geri getirilmeyecek.
Davarlarınız düşmanlarınıza verilecek. Sizi kurtaran olmayacak.
32 Oğullarınız, kızlarınız gözlerinizin
önünde başka bir ulusa verilecek. Her gün onları gözlemekten gözlerinizin gücü
tükenecek. Elinizden bir şey gelmeyecek.
33 Tanımadığınız bir halk toprağınızın
ürününü ve bütün emeğinizi yiyecek. Sürekli sıkıştırılacak, ezileceksiniz.
34 Gözlerinizle gördükleriniz sizi çıldırtacak.
35 RAB dizlerinizi, bacaklarınızı tepeden
tırnağa iyileşmeyen ağrılı çıbanlarla vuracak.
36 "RAB sizi ve başınıza atayacağınız
kralı sizin de atalarınızın da bilmediği bir ulusa sürecek. Orada ağaçtan,
taştan yapılmış başka ilahlara tapacaksınız.
37 RAB'bin sizi süreceği bütün uluslar
başınıza gelenlerden dehşete düşecek; sizi aşağılayacak, sizinle eğlenecekler.
38 "Çok tohum ekecek, ama az
toplayacaksınız. Çünkü ürününüzü çekirge yiyecek.
39 Bağlar dikecek, bakımını yapacak, ama
şarap içmeyecek, üzüm toplamayacaksınız. Onları kurt yiyecek.
40 Ülkenizin her yerinde zeytinlikleriniz
olacak, ama zeytinyağı sürünmeyeceksiniz. Zeytin ağaçlarınız ürününü yere
dökecek.
41 Oğullarınız, kızlarınız olacak, ama
sizinle kalmayacaklar, sürgüne gönderilecekler.
42 Bütün ağaçlarınızı, toprağınızın ürününü
çekirgeler yiyecek.
43 "Aranızdaki yabancılar yükseldikçe
yükselecek, sizse alçaldıkça alçalacaksınız.
44 O sana ödünç verecek, ama sen ona ödünç
vermeyeceksin. O baş, sen kuyruk olacaksın.
45 "Bütün bu lanetler başınıza yağacak.
Yok oluncaya dek sizi kovalayacak ve size erişecek. Çünkü Tanrınız RAB'bin
sözünü dinlemediniz, size verdiği buyrukları, kuralları yerine getirmediniz.
46 Bu lanetler siz ve soyunuz için sonsuza
dek bir belirti, şaşılası bir olay olarak kalacak.
47 Madem bolluk zamanında Tanrınız RAB'be
sevinçle, hoşnutlukla kulluk etmediniz,
48 RAB'bin üzerinize göndereceği düşmanlara
kölelik edeceksiniz. Aç, susuz, çıplak kalacaksınız; her şeye gereksinim
duyacaksınız. RAB sizi yok edinceye dek boynunuza demir boyunduruk vuracak.
49-50 "RAB uzaktan, dünyanın öbür ucundan bir
ulusu -dilini bilmediğiniz bir ulusu, yaşlılara saygı, küçüklere sevgi
beslemeyen acımasız bir ulusu- birden çullanan bir kartal gibi başınıza
getirecek.
51 Siz yok oluncaya dek hayvanlarınızın
yavrularını, toprağınızın ürününü yiyip bitirecekler. Size ne tahıl, ne şarap,
ne zeytinyağı, ne sığırlarınızın buzağılarını, ne de sürülerinizin kuzularını
bırakacaklar; ta ki, siz ortadan kalkıncaya dek.
52 Güvendiğiniz yüksek, dayanıklı surlar yerle
bir oluncaya dek ülkenizdeki bütün kentlerde sizi kuşatacaklar. Tanrınız
RAB'bin size verdiği ülkedeki bütün kentleri kuşatacaklar.
53 "Kuşatma sırasında düşmanınızın
vereceği sıkıntıdan rahminizin meyvesini, Tanrınız RAB'bin size verdiği
oğulların, kızların etini yiyeceksiniz.
54 Aranızdaki en yumuşak, en duyarlı adam
bile öz kardeşine, sevdiği karısına, sağ kalan çocuklarına acımayacak;
55 yediği çocuklarının etini onların
hiçbiriyle paylaşmayacak. Çünkü düşmanın kuşatma sırasında sizi sıkıştırması yüzünden
kentlerinizde hiç yiyecek kalmayacak. 56-57 Aranızda en yumuşak, en duyarlı
kadın -yumuşaklığından ve duyarlılığından ayağının tabanını yere basmak
istemeyen kadın- bile sevdiği kocasından, öz oğlundan, kızından, plasentayı ve
doğuracağı çocukları esirgeyecek. Çünkü kuşatma sırasında düşmanın
kentlerinizde size vereceği sıkıntıdan, yokluktan onları gizlice yiyecek.
58 "Bu kitapta yazılı yasanın bütün
sözlerine uymaz, Tanrınız RAB'bin yüce ve heybetli adından korkmazsanız,
59 RAB sizi ve soyunuzu korkunç belalarla,
büyük ve sürekli belalarla, ağır, iyileşmez hastalıklarla vuracak.
60 Sizi ürküten Mısır'ın bütün
hastalıklarını yeniden başınıza getirecek; size yapışacaklar.
61 Siz yok oluncaya dek RAB bu Yasa
Kitabı'nda yazılmamış her türlü hastalığı ve belayı da başınıza getirecek.
62 Gökteki yıldızlar kadar çok olan sizler,
sayıca az bırakılacaksınız. Çünkü Tanrınız RAB'bin sözüne kulak vermediniz.
63 Size iyilik yapmak, sizi çoğaltmak RAB'bi
nasıl sevindirdiyse, sizi yıkmak ve yok etmek de öyle sevindirecektir. Mülk
edinmek için gideceğiniz ülkeden sökülüp atılacaksınız.
64 "RAB sizi dünyanın bir ucundan öbür
ucuna, bütün halklar arasına dağıtacak. Orada sizin de atalarınızın da
tanımadığı, ağaçtan ve taştan yapılmış başka ilahlara tapacaksınız.
65 Bu uluslar arasında ne esenliğiniz ne de
dinlenecek bir yeriniz olacak. Orada RAB size titreyen yürekler, umutsuzluk ve
bakmaktan yorulmuş gözler verecek.
66 Sürekli can kaygısı içinde
yaşayacaksınız. Gece gündüz dehşet içinde olacaksınız. Yaşamınızın güvenliği
olmayacak.
67 Yüreğinizi kaplayan dehşet ve
gözlerinizin gördüğü olaylar yüzünden, sabah, <Keşke akşam olsa!>, akşam,
<Keşke sabah olsa!> diyeceksiniz.
68 Bir daha görmeyeceksiniz dediğim yoldan
RAB sizi gemilerle Mısır'a geri gönderecek. Orada erkek ve kadın köle olarak
kendinizi düşmanlarınıza satmaya kalkışacaksınız; ama satın alan
olmayacak."
BÖLÜM 29
1 RAB'bin İsrailliler'le Horev Dağı'nda
yaptığı antlaşmaya ek olarak, Moav'da Musa'ya onlarla yapmayı buyurduğu
antlaşmanın sözleri bunlardır.
2 Musa bütün İsrailliler'i bir araya
toplayarak şöyle dedi: "RAB'bin Mısır'da gözlerinizin önünde firavuna,
görevlilerine, ülkesine yaptıklarını gördünüz.
3 Büyük denemeleri, belirtileri, o büyük
ve şaşılası işleri gözlerinizle gördünüz.
4 Ne var ki, RAB bugüne dek size kavrayan
yürek, gören göz, duyan kulak vermedi.
5 RAB, <Sizi kırk yıl çölde
dolaştırdım; ne üzerinizdeki giysi eskidi, ne ayağınızdaki çarık.
6 Ekmek yemediniz, şarap ya da başka içki
içmediniz. Bütün bunları Tanrınız RAB'bin ben olduğumu anlayasınız diye
yaptım> diyor.
7 "Buraya ulaştığınızda, Heşbon
Kralı Sihon ile Başan Kralı Og bizimle savaşa tutuştular. Ama onları bozguna
uğrattık.
8 Ülkelerini ele geçirerek mülk olarak
Rubenliler'e, Gadlılar'a, Manaşşe oymağının yarısına verdik.
9 El attığınız her işte başarılı olmak
için bu antlaşmanın sözlerini yerine getirmeye dikkat edin.
10-11 "Bugün hepiniz -önderleriniz, oymak
başlarınız, ileri gelenleriniz, görevlileriniz, bütün öbür İsrailli erkekler,
çocuklarınız, karılarınız, aranızda yaşayan ve odununuzu kesen, suyunuzu
taşıyan yabancılar- Tanrınız RAB'bin önünde duruyorsunuz.
12 Bugün Tanrınız RAB'bin ant içerek sizinle
yaptığı bu antlaşmayı geçerli kılmak için burada duruyorsunuz.
13 Öyle ki, bugün sizi kendi halkı olarak
belirlesin ve size söylediği gibi, atalarınız İbrahim'e, İshak'a, Yakup'a
içtiği ant uyarınca Tanrınız olsun.
14-15 Antla yapılan bu antlaşmayı yalnız sizinle,
bugün burada bizimle birlikte Tanrımız RAB'bin önünde duranlarla değil,
yanımızda olmayanlarla da yapıyorum.
16 "Mısır'da nasıl yaşadığımızı, öteki
ulusların ortasından geçerek buraya nasıl geldiğimizi kendiniz de biliyorsunuz.
17 Onların arasında iğrenç suretleri,
ağaçtan, taştan, altından, gümüşten yapılmış putları gördünüz.
18 Dikkat edin, bugün aranızda bu ulusların
ilahlarına tapmak için Tanrımız RAB'den sapan erkek ya da kadın, boy ya da
oymak olmasın; aranızda acılık, zehir veren kök olmasın.
19 "Bu andın sözlerini duyup da kimse
kendi kendini kutlamasın ve, <Kendi isteklerim uyarınca yaşasam da
güvenlikte olurum> diye düşünmesin. Bu herkese yıkım getirir.
20 RAB böyle birini bağışlamak istemez.
RAB'bin öfkesi ve kıskançlığı o kişiye karşı alevlenecek. Bu kitapta yazılı
bütün lanetler başına yağacak ve RAB onun adını göğün altından silecektir.
21 Bu Yasa Kitabı'nda yazılı antlaşmada yer
alan bütün lanetler uyarınca, RAB onu felakete uğraması için İsrail'in bütün
oymakları arasından ayıracaktır.
22 "Sizden sonraki kuşak, çocuklarınız
ve uzak ülkeden gelen yabancılar ülkenizin uğradığı belaları, RAB'bin ülkeye
gönderdiği hastalıkları görecekler.
23 Bütün ülke yanacak, tuz ve kükürtle
örtülecek; tohum ekilmeyecek, filiz sürmeyecek, ot bitmeyecek. Ülke RAB'bin
kızgın öfkesiyle yerle bir ettiği Sodom, Gomora, Adma ve Sevoyim gibi yıkıma
uğrayacak.
24 Bütün uluslar, <RAB bu ülkeye neden
bunu yaptı?> diye soracaklar, <Bu büyük öfke neden alevlendi?>
25 "Yanıt şöyle olacak: <Atalarının
Tanrısı RAB kendilerini Mısır'dan çıkardığında onlarla yaptığı antlaşmayı
bıraktılar.
26 Tanımadıkları, RAB'bin kendilerine pay
olarak vermediği başka ilahlara yöneldiler; onlara tapıp önlerinde eğildiler.
27 İşte bu yüzden RAB'bin öfkesi bu ülkeye
karşı alevlendi; bu kitapta yazılı bütün lanetleri oraya yağdırdı.
28 RAB büyük kızgınlıkla, şiddetli öfkeyle
onları ülkelerinden söküp attı; bugün olduğu gibi başka ülkeye sürdü.>
29 "Gizlilik Tanrımız RAB'be özgüdür.
Ama bu yasanın bütün sözlerine uymamız için açığa çıkarılanlar sonsuza dek bize
ve çocuklarımıza aittir."
BÖLÜM 30
1 "Bütün bu olaylar -önünüze
serdiğim kutsama ve lanetler- başınıza geldiğinde, Tanrınız RAB'bin sizi
dağıttığı uluslar arasında bunları anımsayacaksınız.
2 Bugün size ilettiğim buyruklar uyarınca
siz ve çocuklarınız Tanrınız RAB'be döner, bütün yüreğinizle, bütün canınızla
O'na uyarsanız,
3 Tanrınız RAB size acıyacak, sizi
sürgünden geri getirecek. Sizi dağıttığı ulusların arasından yeniden
toplayacak.
4 Dünyanın öbür ucuna sürülmüş olsanız
bile, Tanrınız RAB sizleri toplayıp geri getirecek.
5 Sizi atalarınızın mülk edindiği ülkeye
ulaştıracak. Orayı miras alacaksınız. Tanrınız RAB üzerinize iyilik getirecek
ve sizi atalarınızdan daha çok çoğaltacak.
6 Sizin ve çocuklarınızın yüreğini
değiştirecek. Öyle ki, O'nu bütün yüreğinizle, bütün canınızla sevesiniz ve
yaşayasınız.
7 Tanrınız RAB bütün bu lanetleri sizden
nefret edenlerin, size baskı yapan düşmanlarınızın üzerine yağdıracak.
8 Siz yine RAB'bin sözüne kulak verecek,
bugün size ilettiğim buyrukların hepsine uyacaksınız.
9 Tanrınız RAB el attığınız her işte sizi
başarılı kılacak; çok sayıda çocuğunuz olacak, hayvanlarınızın yavruları,
toprağınızın ürünü bol olacak. RAB atalarınızdan nasıl hoşnut kaldıysa, sizden
de öyle hoşnut kalacak ve sizi başarılı kılacak.
10 Yeter ki, Tanrınız RAB'bin sözünü
dinleyin, bu Yasa Kitabı'nda yazılı buyruklarına, kurallarına uyun ve bütün
yüreğinizle, bütün canınızla O'na dönün. edecek".
11 "Bugün size ilettiğim bu buyruk ne
tutamayacağınız kadar zor, ne de ulaşamayacağınız kadar uzaktır.
12 O göklerde değil ki, <Kim bizim için
göğe çıkacak? Kim yerine getirmemiz için onu alıp yayacak?> diyesiniz.
13 Denizin ötesinde değil ki, <Kim bizim
için denizin ötesine gidecek? Kim yerine getirmemiz için onu alıp yayacak?>
diyesiniz.
14 Tanrı sözü size çok yakındır; uymanız
için ağzınızda ve yüreğinizdedir.
15 "İşte bugün önünüze yaşamla iyiliği,
ölümle kötülüğü koyuyorum.
16 Bugün size Tanrınız RAB'bi sevmeyi,
yollarında yürümeyi, buyruklarına, kurallarına, ilkelerine uymayı buyuruyorum.
Öyle ki, yaşayasınız, çoğalasınız ve mülk edinmek için gideceğiniz ülkede
Tanrınız RAB tarafından kutsanasınız.
17 "Eğer yoldan döner, kulak
vermezseniz, ayartılır, başka ilahlara eğilip taparsanız,
18 bugün size kesinlikle yok olacağınızı
bildiriyorum. Şeria Irmağı'ndan geçip mülk edinmek için gideceğiniz ülkede uzun
yaşamayacaksınız.
19 "Önünüze yaşamla ölümü, kutsamayla
laneti koyduğuma bugün yeri göğü size karşı tanık gösteriyorum. Yaşamı seçin
ki, siz de çocuklarınız da yaşayasınız.
20 Tanrınız RAB'bi sevin, sözüne uyup O'na
bağlanın. RAB yaşamınızdır; kendilerine vereceğine ilişkin atalarınız
İbrahim'e, İshak'a, Yakup'a söz verdiği ülkede uzun yaşamanızı
sağlayacaktır."
BÖLÜM 31
1 Musa İsrailliler'e şöyle dedi:
2 "Yüz yirmi yaşındayım. Bundan
böyle size önderlik edemem. Üstelik RAB bana, <Şeria Irmağı'nın karşı
yakasına geçmeyeceksin> dedi.
3 Tanrınız RAB önünüzden geçecek. Bu
ulusları önünüzden yok edecek. Ülkelerini mülk edineceksiniz. RAB'bin sözü
uyarınca Yeşu size önderlik edecek.
4 RAB Amorlular'ın kralları Sihon'u ve
Og'u yok edip ülkelerine yaptığının aynısını bu uluslara da yapacak.
5 RAB onları size teslim edecek. Onlara
size verdiğim buyruklar uyarınca davranmalısınız.
6 Güçlü ve yürekli olun! Onlardan
korkmayın, yılmayın. Çünkü sizinle birlikte giden Tanrınız RAB'dir. O sizi terk
etmeyecek, sizi yüzüstü bırakmayacaktır."
7 Sonra Musa Yeşu'yu çağırıp bütün
İsrailliler'in gözü önünde ona şöyle dedi: "Güçlü ve yürekli ol! Çünkü
RAB'bin, atalarına ant içerek söz verdiği ülkeye bu halkla birlikte sen
gideceksin. Ülkeyi miras olarak onlara sen vereceksin.
8 RAB'bin kendisi sana öncülük edecek,
seninle birlikte olacak. Seni terk etmeyecek, seni yüzüstü bırakmayacak.
Korkma, yılma."
9 Musa bu yasayı yazıp RAB'bin Antlaşma
Sandığı'nı taşıyan Levili kâhinlere ve bütün İsrail ileri gelenlerine verdi.
10 Sonra onlara şöyle buyurdu: "Her
yedi yılın sonunda, borçları bağışlama yılında, Çardak Bayramı'nda,
11 bütün İsrailliler Tanrınız RAB'bin önünde
bulunmak üzere seçeceği yere geldiğinde, bu yasayı onlara okuyacaksınız.
12 Halkı -erkekleri, kadınları, çocukları ve
kentlerinizde yaşayan yabancıları- toplayın. Öyle ki, herkes duyup öğrensin,
Tanrınız RAB'den korksun. Bu yasanın bütün sözlerine uymaya dikkat etsin.
13 Yasayı bilmeyen çocuklar da duysunlar,
mülk edinmek için Şeria Irmağı'ndan geçip gideceğiniz ülkede yaşadığınız sürece
Tanrınız RAB'den korkmayı öğrensinler."
14 RAB Musa'ya, "Ölümüne az kaldı"
dedi, "Yeşu'yu çağır. Ona buyruklarımı bildirmem için Buluşma Çadırı'nda
hazır olun." Böylece Musa ile Yeşu gidip Buluşma Çadırı'nda beklediler.
15 Sonra RAB çadırda bulut sütununun içinde
göründü; bulut çadırın kapısı üzerinde durdu.
16 RAB Musa'ya şöyle seslendi: "Yakında
ölüp atalarına kavuşacaksın. Bu halk da gideceği ülkenin ilahlarına bağlanıp
bana hainlik edecek. Beni bırakacak, kendileriyle yaptığım antlaşmayı
bozacaklar.
17 O gün onlara öfkeleneceğim, onları terk
edeceğim. Yüzümü onlardan çevireceğim. Başkalarına yem olacaklar, başlarına
sayısız kötülükler, sıkıntılar gelecek. O gün, <Tanrımız bizimle olmadığı
için bu kötülükler başımıza geldi> diyecekler.
18 Başka ilahlara yönelmekle yaptıkları
kötülük yüzünden o gün kesinlikle onlardan yüzümü çevireceğim.
19 "Şimdi kendiniz için şu ezgiyi yazın
ve İsrailliler'e öğretin; onu okusunlar. Öyle ki, bu ezgi İsrailliler'e karşı
benim tanığım olsun.
20 Onları atalarına ant içerek söz verdiğim
süt ve bal akan ülkeye getirdiğimde yiyip doyacaklar; semirince başka ilahlara
yönelip onlara tapacaklar. Beni tepecek, antlaşmamı bozacaklar.
21 Başlarına sayısız kötülükler, sıkıntılar
geldiğinde, bu ezgi onlara karşı tanıklık edecek. Çünkü çocukları bu ezgiyi
unutmayacak. Ant içerek söz verdiğim ülkeye onları getirmeden önce neler
tasarladıklarını biliyorum."
22 O gün Musa bu ezgiyi yazıp İsrailliler'e
öğretti.
23 RAB Nun oğlu Yeşu'ya şu buyruğu verdi:
"Güçlü ve yürekli ol! Çünkü İsrailliler'i, ant içerek söz verdiğim ülkeye
sen götüreceksin ve ben seninle birlikte olacağım."
24 Musa yasanın sözlerini eksiksiz olarak
kitaba yazmayı bitirince,
25 RAB'bin Antlaşma Sandığı'nı taşıyan
Levililer'e şu buyruğu verdi:
26 "Bu Yasa Kitabı'nı alın, Tanrınız
RAB'bin Antlaşma Sandığı'nın yanına koyun. Orada size karşı bir tanık olarak
kalsın.
27 Çünkü sizin başkaldıran, dikbaşlı kişiler
olduğunuzu biliyorum. Bugün ben sağken, aranızdayken bile RAB'be karşı
geliyorsunuz; ölümümden sonra daha ne kadar çok başkaldıracaksınız.
28 Oymaklarınızın bütün ileri gelenlerini,
görevlilerinizi bana getirin. Bu sözleri onlara duyuracağım. Yeri göğü onlara
karşı tanık tutacağım.
29 Ölümümden sonra büsbütün yozlaşacağınızı,
size buyurduğum yoldan sapacağınızı biliyorum. Son günlerde kötülüklerle
karşılaşacaksınız. Çünkü RAB'bin gözünde kötü olanı yapacak ve yaptıklarınızla
O'nu öfkelendireceksiniz."
30 Musa şu ezginin sözlerini eksiksiz olarak
bütün İsrail topluluğuna okudu:
BÖLÜM 32
1 "Ey gökler, kulak verin,
sesleneyim; Ey dünya, ağzımdan çıkan sözleri işit!
2 Öğretişim yağmur gibi damlasın;
Sözlerim çiy gibi düşsün, Çimen üzerine çiseleyen yağmur gibi, Bitkilere yağan
sağanak gibi.
3 RAB'bin adını duyuracağım. Ululuğu için
Tanrımız'ı övün!
4 O Kaya'dır, işleri kusursuzdur, Bütün
yolları doğrudur. O haksızlık etmeyen güvenilir Tanrı'dır. Doğru ve adildir.
5 Bu eğri ve sapık kuşak, O'na bağlı
kalmadı. O'nun çocukları değiller. Bu onların utancıdır.
6 RAB'be böyle mi karşılık verilir, Ey
akılsız ve bilgelikten yoksun halk? Sizi yaratan, size biçim veren, Babanız,
Yaratıcınız O değil mi?
7 "Eski günleri anımsayın; Çoktan
geçmiş çağları düşünün. Babanıza sorun, size anlatsın, Yaşlılarınız size
açıklasın.
8 Yüceler Yücesi uluslara paylarına
düşeni verip İnsanları böldüğünde, Ulusların sınırlarını İsrailoğulları'nın
sayısına göre belirledi.
9 Çünkü RAB'bin payı kendi halkıdır Ve
Yakup soyu O'nun payına düşen mirastır. "Tanrı'nın melekleri", Kumran
"Tanrı'nın oğulları".
10 "Onu kurak bir ülkede, Issız, uluyan
bir çölde buldu, Onu kuşattı, kayırdı, Gözbebeği gibi korudu.
11 Yuvasında yavrularını uçmaya kışkırtan,
Onların üzerinde kanat çırpan bir kartal gibi, Kanatlarını gerip onları aldı Ve
kanatları üzerinde taşıdı.
12 Ona yalnız RAB yol gösterdi, Yanında
yabancı ilah yoktu.
13 "Onu yeryüzünün yüksekliklerinde
gezdirdi, Tarlada yetişen ürünlerle doyurdu. Onu kayadan akan balla,
Çakmaktaşından çıkardığı yağla besledi.
14 İneklerin yağıyla, Koyunların sütüyle,
Besili kuzularla, Başan cinsi en iyi koçlarla, tekelerle, En iyi buğdayla onu
besledi. Halk üzümün kırmızı kanını içti.
15 "Yeşurun semirdi ve sahibini tepti;
Doyunca yağ bağlayıp ağırlaştı, Kendisini yaratan Tanrı'ya sırt çevirdi,
Kurtarıcısını, Kaya'yı küçümsedi. verilen bir addır.
16 Yabancı ilahlarla Tanrı'yı kıskandırıp
İğrençlikleriyle O'nu öfkelendirdiler.
17 Tanrı olmayan cinlere, Tanımadıkları
ilahlara, Atalarınızın korkmadıkları, Son zamanlarda ortaya çıkan Yeni ilahlara
kurban kestiler.
18 Seni oluşturan Kaya'yı savsakladın, Seni
yaratan Tanrı'yı unuttun.
19 "RAB bunu görünce onları reddetti;
Çünkü oğulları, kızları O'nu öfkelendirmişlerdi.
20 <Yüzümü onlardan çevirecek Ve
sonlarının ne olacağını göreceğim> dedi, <Çünkü onlar sapık bir kuşak Ve
güvenilmez çocuklardır.
21 Tanrı olmayan ilahlarla Beni
kıskandırdılar; Değersiz putlarıyla beni öfkelendirdiler. Ben de halk olmayan
bir halkla Onları kıskandıracağım. Anlayışsız bir ulusla Onları
öfkelendireceğim.
22 Çünkü size karşı öfkem ateş gibi tutuşup
Ölüler diyarının derinliklerine dek yanacak. Yeryüzünü ve ürününü yutup yok
edecek Ve dağların temellerini tutuşturacak.
23 "<Üzerlerine kötülükler
yığacağım, Oklarımı onlara karşı kullanacağım.
24 Kavurucu kıtlık, tüketici hastalık,
Öldürücü salgın vuracak onları. Gönderdiğim canavarlar dişleriyle onlara
saldıracak, Toprakta sürünen zehirli yılanlar onları ısıracak.
25 Sokakta kılıç onları çocuksuz bırakacak;
Evlerinde dehşet egemen olacak. Delikanlısı, genç kızı, Emzikteki çocuğu,
aksaçlısı ölecek.
26 Onları darmadağın etmeyi, İnsanlar
arasından anılarını silmeyi düşündüm.
27 Ama düşmanın alay etmesinden çekindim.
Öyle ki, düşman yanlış anlayıp da, Bütün bunları yapan RAB değil, Başarı
kazanan biziz, demesin.>
28 "Onlar anlayışsız bir ulustur,
Onlarda sezgi yoktur.
29 Keşke bilge kişiler olsalardı,
anlasalardı, Sonlarının ne olacağını düşünselerdi!
30 Onların Kayası kendilerini satmamış Ve
RAB onları ele vermemiş olsaydı, Nasıl bir kişi bin kişiyi kovar, İki kişi on
bin kişiyi kaçırtırdı?
31 Çünkü bizim Kayamız onların kayasına
benzemez, Düşmanlarımız bu konuda yargıç olabilir.
32 Onların asması Sodom asmasından, Gomora
bağlarındandır. Üzümleri zehirle dolu, Salkımları acıdır.
33 Şarapları yılan zehiri, Kobraların
öldürücü zehiridir.
34 "<Bu kötülükleri yazmadım mı?
Hazinelerimde mühürlemedim mi?
35 Öç benimdir, karşılığını ben vereceğim,
Zamanı gelince ayakları kayacak, Onların yıkım günü yakındır, Ceza günü hızla
yaklaşıyor.>
36 "RAB kendi halkının hakkını
koruyacak, Onların gücünün tükendiğini, Ülkede genç yaşlı kimsenin kalmadığını
görünce, Kullarına acıyacaktır.
37 <Hani sığındığınız kaya, Hani
ilahlarınız nerede?> diyecek,
38 kurbanlarınızın yağını yiyen, Dökmelik
sununuzu içen İlahlarınız hani nerede? Kalksınlar da size yardım etsinler! Size
barınak olsunlar!
39 "<Artık anlayın ki, ben, evet ben
O'yum, Benden başka tanrı yoktur! Öldüren de, yaşatan da, Yaralayan da,
iyileştiren de benim. Kimse elimden kurtaramaz.
40 Elimi göğe kaldırır Ve sonsuzluk boyunca
varlığım hakkı için derim ki,
41 Parlayan kılıcımı bileyip Yargılamak için
elime alınca, Düşmanlarımdan öç alacağım, Benden nefret edenlere karşılığını
vereceğim.
42 Oklarımı kanla sarhoş edeceğim, Kılıcım
vurulanların, tutsakların kanıyla, Düşman önderlerinin başlarıyla Ve etle
beslenecek.>
43 "Ey uluslar, O'nun halkını kutlayın,
Çünkü O kullarının kanının öcünü alacak, Düşmanlarından öç alacak, Ülkesinin ve
halkının günahını bağışlayacak."
44 Musa, Nun oğlu Hoşea ile birlikte gelip
bu ezginin sözlerini halka okudu.
45-46 Musa sözlerini bitirince, İsrailliler'e şöyle
dedi: "Bugün size bildirdiğim bu uyarıcı sözlerin tümünü benimseyin. Bu
yasanın bütün sözlerine dikkat etmeleri ve yerine getirmeleri için
çocuklarınıza buyruk verin.
47 Bunlar sizin için boş sözler değildir,
sizin yaşamınızdır. Şeria Irmağı'ndan geçerek mülk edineceğiniz ülkede ömrünüz
bu sözler sayesinde uzun olacaktır."
48 RAB aynı gün Musa'ya şöyle seslendi:
49 "Haavarim dağlık bölgesine, Eriha
karşısında Moav ülkesindeki Nevo Dağı'na çık. Mülk olarak İsrailliler'e
vereceğim Kenan ülkesine bak.
50 Ağabeyin Harun Hor Dağı'nda ölüp
atalarına kavuştuğu gibi, sen de çıkacağın dağda ölüp atalarına kavuşacaksın.
51 Çünkü ikiniz de Zin Çölü'nde,
Meriva-Kadeş sularında, İsrailliler'in önünde bana ihanet ettiniz, kutsallığımı
önemsemediniz.
52 Bu nedenle ülkeyi ancak uzaktan
göreceksin. Ama oraya, İsrail halkına vereceğim ülkeye girmeyeceksin."
BÖLÜM 33
1 Tanrı adamı Musa, ölümünden önce
İsrailliler'i kutsadı.
2 Şöyle dedi: "RAB Sina Dağı'ndan
geldi, Halkına Seir'den doğdu Ve Paran Dağı'ndan parladı. On binlerce
kutsalıyla birlikte geldi, Sağ elinde halkı için alev alev yanan ateş vardı.
3 Ya RAB, halkları gerçekten seversin,
Bütün kutsallar elinin altındadır. Ayaklarına kapanır, Sözlerini dinlerler.
4 Yakup'un topluluğuna miras olarak, Musa
bize yasayı verdi.
5 İsrail'in oymaklarıyla Halkın önderleri
bir araya geldiğinde RAB Yeşurun'un kralı oldu. [verilen bir addır. Aynı ifade 33:26'da da geçer.]
6 "Ruben yaşasın, ölmesin, Halkının
sayısı az olmasın."
7 Musa Yahuda için de şunları söyledi:
"Ya RAB, Yahuda'nın yakarışını duy Ve onu kendi halkına getir. Kendisi
için elleriyle savaştı. Düşmanlarına karşı ona yardımcı ol."
8 Levi için de şöyle dedi: "Ya RAB,
senin Tummim'in ve Urim'in Sadık kulun içindir. Onu Massa'da denedin, Meriva
sularında onunla tartıştın.
9 O annesi ve babası için, <Onları
saymıyorum> dedi. Kardeşlerini tanımadı, Çocuklarını bilmedi. Ama senin
sözünü tuttu Ve antlaşmana bağlı kaldı.
10 İlkelerini Yakup soyuna, Yasanı İsrail'e
öğretecekler. Senin önünde buhur, Sunağında tümüyle yakmalık sunular
sunacaklar.
11 Ya RAB, onları el attıkları her işte kutsa,
Yaptıklarından hoşnut ol. Ona karşı ayaklananların Ve ondan nefret edenlerin
belini kır, Bir daha ayağa kalkmasınlar!"
12 Benyamin için de şöyle dedi:
"RAB'bin sevgilisi, O'nun yanında güvenlikte yaşasın; RAB bütün gün onu
korur, O da RAB'bin kucağında oturur."
13 Yusuf için de şöyle dedi: "RAB onun
ülkesini Gökten yağan değerli çiyle Ve yeraltındaki derin su kaynaklarıyla
kutsasın.
14 Ülkesi güneş altında yetişen ürünlerin en
iyisiyle, Her ay yetişen en iyi meyvelerle,
15 Yaşlı dağların en seçkin armağanlarıyla,
Kalıcı tepelerin bolluğuyla,
16 Yerin en değerli ürünü ve doluluğuyla,
Çalıda oturanın lütfuyla bereketli olsun. Yusuf'un başı üzerine, Kardeşlerinden
ayrı olanın başı üzerine bereket yağsın.
17 İlk doğan bir boğa kadar Görkemlidir o;
Boynuzları yaban öküzünün boynuzları gibidir. Bu boynuzlarla ulusları,
Yeryüzünün dört bucağındaki ulusları yaralayacak. İşte böyledir Efrayim'in on
binleri, İşte bunlardır Manaşşe'nin binleri."
18 Zevulun için de şöyle dedi: "Ey
Zevulun, sevinç duy yola çıkışınla, Ve sen, İssakar, çadırlarında sevin!
19 Ulusları dağa çağıracak, Orada doğruluk
kurbanları kesecekler. Denizlerin bolluğuyla Ve kumlarda saklı hazinelerle
doyacaklar."
20 Gad için de şöyle dedi: "Gad'ın
sınırını genişleten kutsansın; Gad orada kol ve baş parçalayan Bir aslan gibi
oturuyor.
21 Kendine ilk toprağı seçti; Önderlik payı
ona verilmiştir. Halkın önderleri bir araya geldiğinde, RAB'bin doğru isteğini
Ve İsrail'e ilişkin ilkelerini, O yerine getirdi."
22 Dan için de şöyle dedi: "Dan
Başan'dan sıçrayan Aslan yavrusudur."
23 Naftali için de şöyle dedi: "Ey sen,
RAB'bin lütfu ve Kutsamasıyla dolu olan Naftali! Sen batıyı ve güneyi mülk
edineceksin."
24 Aşer için de şöyle dedi: "Oğullar
arasında en çok kutsanan Aşer olsun, Kardeşlerinin beğenisini kazanan o olsun.
Ayağını zeytinyağına batırsın.
25 Kapı sürgülerin demir ve tunç olacak Ve
gücün yaşamın boyunca sürecektir."
26 "Ey Yeşurun, sana yardım için
Göklere ve bulutlara görkemle binen, Tanrı'ya benzer biri yok.
27 Sığınağın çağlar boyu var olan Tanrı'dır,
Seni taşıyan O'nun yorulmaz kollarıdır. Düşmanı önünden kovacak Ve sana,
<Onu yok et!> diyecek.
28 Böylece İsrail güvenlik içinde yaşayacak;
Tahıl ve yeni şarap ülkesinde, Yakup'un pınarı güvenlikte kalacak. Gökler oraya
çiy damlatacak.
29 Ne mutlu sana, ey İsrail! Var mı senin
gibisi? Sen RAB'bin kurtardığı bir halksın. RAB seni koruyan kalkan Ve şanlı
kılıcındır. Düşmanların senin önünde küçülecek Ve sen onları
çiğneyeceksin."
BÖLÜM 34
1 Bundan sonra Musa Moav ovalarından Nevo
Dağı'na giderek Eriha Kenti karşısındaki Pisga Dağı'na çıktı. RAB ona bütün
ülkeyi gösterdi:
2 Dan'a kadar uzanan Gilat'ı, bütün
Naftali'yi, Efrayim ve Manaşşe bölgelerini, Akdeniz'e kadar uzanan bütün Yahuda
bölgesini,
3 Negev'i, hurma kenti Eriha Vadisi'nin
Soar'a kadar uzanan ovasını.
4 Sonra Musa'ya şöyle dedi:
"İbrahim'e, İshak'a, Yakup'a, <Senin soyuna vereceğim> diye ant
içtiğim ülke budur. Ülkeyi sana gösterdim ama oraya gitmeyeceksin."
5 Böylece RAB'bin sözü uyarınca RAB'bin
kulu Musa orada, Moav ülkesinde öldü.
6 RAB onu Moav ülkesinde, Beytpeor
karşısındaki vadide gömdü. Bugün de mezarının nerede olduğunu kimse bilmiyor.
7 Musa öldüğünde yüz yirmi yaşındaydı; ne
gözleri zayıflamıştı, ne de gücü tükenmişti.
8 İsrailliler Moav ovalarında Musa için
otuz gün yas tuttular. Sonra Musa için ağlama ve yas tutma günleri sona erdi.
9 Nun oğlu Yeşu bilgelik ruhuyla doluydu.
Çünkü Musa ellerini üzerine koymuştu. İsrailliler onu dinliyor ve RAB'bin
Musa'ya verdiği buyruklar uyarınca davranıyorlardı.
10 O günden bu yana İsrail'de Musa gibi
RAB'bin yüz yüze görüştüğü bir peygamber çıkmadı.
11 RAB onu Mısır'da firavuna, görevlilerine
ve bütün ülkesine bir sürü belirtiler, şaşılası işler yapması için göndermişti.
12 Musa İsrailliler'in gözleri önünde güçlü,
büyük ve ürkütücü işler yapmıştı.
YEŞU